45 Boğaziçi öğrencisi hakim karşısında!

45 Boğaziçi öğrencisi hakim karşısında!

Boğaziçi direnişi süresince açılan çadırın 22 Ekim 2021 tarihinde ÖGB tarafından dağıtılmasına tepki gösteren ve gözaltına alınan 45 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin ilk duruşması, bugün Çağlayan Adliyesi 34. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

 

22 Ekim 2021’de Boğaziçi direnişi sırasında açılan çadırın ÖGB tarafından dağıtılmasını protesto eden ve gözaltına alınan 45 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin ilk duruşması bugün Çağlayan Adliyesi 34. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Öğrencilerin açtığı çadıra düzenlenen saldırının ardından gözaltına alınıp yargılanan 45 öğrencinin yargılandığı davanın ilk duruşması öncesinde Özgür Boğaziçi Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması yapıldı.

Açıklamada, kayyum atamalarına ve öğrencilere yönelik müdahalelere tepki gösterilirken şunlar kaydedildi:

“22 Ekim’de direnerek gözaltına alınan arkadaşlarımızın yanında olmak ve direnişimizin haklı olduğunu bir kez daha haykırmak için bugün burada toplandık. Saray, bayrak yaptığı bağlılık kültürünün baskın sembolü olan mütevellilere karşı Boğaziçi Üniversitesi’nden çıkan isyanı bastırmak için her yolu denedi.

Arkadaşlarımızın tutuklanmasından kampüsümüzün polis ablukası altına alınmasına, yurtlara turnike yerleştirilmesinden, özel güvenlik birimleriyle her fırsatta öğrencileri her fırsatta taciz etmeye; Hükümdarların her talimatı mütevelliler tarafından sıkı bir şekilde takip edildi. Direnişimizi kırmak ve sesimizi susturmak için 22 Ekim günü öğle saatlerinde direnişimizin simgelerinden olan çadıra saldırı düzenlendi.

Boğaziçi

Beklenmedik bir inatla karşı karşıya kalan mütevelli, verilen emirleri yerine getirerek ve polisi kampüse göndererek çözümü yeniden buldu. Söz, yetki ve kararın üniversite bileşenlerine ait olduğu talebini dile getiren öğrenciler, şiddet ve işkenceyle gözaltına alındı. Direnişimizden o kadar korktular ki, Ocak ayına kadar o gün South Square’de bulunan herkes hakkında soruşturma ve dava açmaya çalıştılar. Bunların hiçbiri yeterli değildi, olmayacak! Melih’i gönderdiğimiz gibi Naci’yi de göndereceğiz, bileşenlerin seçimini yapacağız ve mütevellileri üniversiteden temelli atacağız.

Taleplerimiz alınana kadar; Söz, yetki ve karar üniversitenin bileşenleri olana kadar direneceğiz. Saldırılar bugün sadece polis tarafından değil, okuldaki faşist örgütler aracılığıyla direnen arkadaşlarımızı bizzat hedef alarak devam etse de; direnişimiz, isyanımız bugün burada şelaleden; 22 Ekim ısrarında ifadesini buluyor. Direnişimizi birçok meydanlara taşıdığımız gibi 1 Mayıs’a da taşıyacağız. Boğaziçi Direnişi’ni bir adım öteye taşımak için tüm direnişçileri 1 Mayıs’ta sesimizi daha güçlü bir şekilde duyurmaya çağırıyoruz. Melih gitti, Naci gidecek, üniversiteler bizimle özgürleşecek.”

editor

İlgili Makaleler

Send this to a friend