Yasadışı Kürdistan İşçi Partisi (PKK), Pazar günü yaptığı açıklamada, Türkiye hükümetiyle koordineli bir silahsızlanma süreci kapsamında Türkiye’den çekileceğini ve Ankara’yı süreci ilerletmek için somut adımlar atmaya çağırdı.
1984 yılından beri Türk devletiyle savaşan PKK, Mayıs ayında, tutuklu lideri Abdullah Öcalan’ın her iki tarafta da 40.000’den fazla kişinin ölümüne yol açan silahlı ayaklanmaya son verilmesi çağrısı yapmasının ardından silahsızlanma ve kendini feshetme kararı aldı.
Kürdistan İşçi Partisi: Tüm savaşçılarını geri çek
Temmuz ayında, Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği tarafından terör örgütü olarak ilan edilen grup, sembolik bir iyi niyet göstergesi olarak bazı silahları ateşe verdi.
Kürdistan İşçi Partisi, Pazar günü Kuzey Irak’tan yaptığı açıklamada, silahsızlanma ve entegrasyon süreçlerini bir sonraki aşamaya taşırken, “özgür, demokratik ve kardeşçe bir yaşamın” temellerini atmak için tüm savaşçılarını geri çekme kararı aldığını belirtti.
Grup, bu adımın Kürdistan İşçi Partisi’nın sürece olan bağlılığını vurguladığını ve Türk hükümetinin artık gecikmeden “yasal ve siyasi” adımlar atması gerektiğini belirtti.
Ankara’nın entegrasyon yasaları aracılığıyla PKK’nın “demokratik siyasete” geçişinin önünü açması gerektiği de belirtildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) sözcüsü Ömer Çelik, 10 Ekim’de yaptığı açıklamada, PKK’nın geri çekilme kararının hükümetin “terörsüz bir Türkiye” hedefinin somut bir sonucu olduğunu ve sürecin yasal aşaması için bir parlamento komisyonunun geliştireceği “olumlu çerçevenin” şekillenmesine yardımcı olacağını söyledi.
PKK, son yıllarda Türkiye’nin güneydoğu sınırının ötesine itildikten sonra Kuzey Irak’ta varlık göstermeye başladı.
Türk ordusu üst üste saldırılar düzenliyor
Türk ordusu, bölgedeki PKK üslerine sık sık saldırılar düzenliyor ve orada birkaç askeri karakol kurmuş durumda.
Yıllar içinde PKK’nın hedefleri, bağımsız bir devlet arayışından, Türkiye’nin ağırlıklı olarak Kürtlerin yaşadığı güneydoğusunda daha fazla Kürt hakkı ve sınırlı özerklik arayışına doğru kaydı.
Türkiye, Kürt haklarını koruduğunu ancak herhangi bir ayrılıkçı eyleme müsamaha göstermeyeceğini belirtiyor.
NATO üyesi olan Türkiye’nin PKK ile çatışmasının sona ermesi, ABD’nin Ankara’nın PKK’nın bir kolu olarak gördüğü Suriyeli Kürt güçleriyle ittifak kurduğu komşu Suriye de dahil olmak üzere bölge genelinde sonuçlar doğurabilir.