Birden fazla dil konuşmak: Yakın zamanda yapılan bir çalışma, çok dillilik ile bunama ve yaşlanmanın etkilerini önlemedeki etkisi arasında şaşırtıcı bir bağlantı olduğunu vurguladı. Bu çalışma hangi yeni bakış açılarını sunuyor?
Yeni bir çalışma, çok dilliliğin hızlandırılmış yaşlanmaya karşı koruma sağladığını gösterdi. Düzenli olarak birkaç dil kullanan kişiler zihinsel zindeliklerini daha uzun süre koruyorlar.
Çalışmaya göre yaşlanma, herkes için aynı hızda ilerlemeyen karmaşık bir biyolojik süreç. Bazı insanlar yaşlandıkça zihinsel ve fiziksel olarak sağlıklı kalırken, bazıları yaşlanmanın ilk belirtilerini daha erken gösteriyor; araştırmacılar bu olguya “hızlandırılmış yaşlanma” adını veriyor.
Birden fazla dil konuşmak: Alman haber sitesi Tagesschau’nun bildirdiğine göre, bu gibi durumlarda fiziksel ve bilişsel işlevler istatistiksel olarak tahmin edilenden daha hızlı bozuluyor. Bu süreci yavaşlatabilecek faktörler, beslenmeden egzersize ve zihinsel aktiviteye kadar yaşlanma araştırmalarının merkezinde yer alıyor.
Çok Dillilik: Koruyucu Bir Faktör mü?
Sinirbilimciler, çok dilliliğin koruyucu bir faktör olabileceğinden uzun zamandır şüpheleniyorlar. Düzenli olarak farklı diller arasında geçiş yapanlar, yaşla birlikte genellikle azalan dikkat ve kontrol mekanizmalarını geliştirirler.
Ancak, bunun biyolojik yaşlanma üzerinde somut bir etkisi olup olmadığı daha önce belirsizdi.
Bu yeni çalışma, birden fazla dil konuşan insanların gerçekten daha yavaş yaşlandığına dair ilk kez net bir kanıt sunuyor.
Birden fazla dil konuşmak: Çok dillilik ile daha yavaş yaşlanma arasındaki bağlantıyı doğrulamak için araştırma ekibi, eğitim, fiziksel aktivite ve sosyal etkiler gibi daha yavaş yaşlanmaya katkıda bulunan diğer faktörleri de dahil etti.
Yeni çalışma, yaşlanma araştırmalarında uzun zamandır şüphelenilen bir şeyi doğruluyor.
Alman Sinir Bilimleri Derneği Genel Sekreteri Peter Perlett, Alman Basın Ajansı’na (dpa) yaptığı açıklamada, bu çalışmanın “çok dilliliğin bunamaya karşı koruyucu bir faktör gibi göründüğünü gösteren daha küçük gözlemsel çalışmaların sonuçlarını doğruladığını” söyledi.
Birden fazla dil konuşmak: 27 Avrupa Ülkesinden Sağlık Verileri
Bu çalışmayı bu kadar güçlü ve benzersiz kılan şey, Trinity College Dublin’de yürütülmüş ve Nature Aging dergisinde yayınlanmış olmasıdır.
Agustín Ibáñez liderliğindeki araştırma ekibi, 27 Avrupa ülkesinden 86.000’den fazla kişinin sağlık verilerini analiz etti.
Birden fazla dil konuşmak: Araştırmacılar, çok dilli bireylerde yaşlanmanın, tek dilli bireylerdeki yaşlanma oranından önemli ölçüde farklı olup olmadığını belirlemek istediler.
Bunu yapmak için, her kişi için “davranışsal biyolojik yaş” olarak bilinen ve fiziksel, zihinsel ve sosyal işlevlerin ne kadar değiştiğini gösteren bir ölçütü hesapladılar.
Sonuç olarak, düzenli olarak birden fazla dil kullanan kişilerde hızlandırılmış yaşlanma belirtileri önemli ölçüde daha az görüldü.
Bu ilişki, eğitim, gelir ve hava kalitesi gibi diğer etkili faktörler hesaba katıldıktan sonra bile devam etti. Konuşulan dil sayısı arttıkça, etki daha güçlüydü.
Çok dilliliğin yaşlanmaya karşı daha fazla dayanıklılığa nasıl yol açtığı henüz tam olarak netlik kazanmamış olsa da araştırmacılar, diller arasında sürekli geçiş yapmanın bir tür “beyin eğitimi” görevi görerek önemli bilişsel ağları aktif tuttuğuna inanıyor. Araştırma ekibine göre bu, beynin kendini hasardan koruma yeteneğini artırıyor.
Çok dillilik koruyucu etkisini ne zaman gösterir?
Birden fazla dil konuşmak: Bonn Üniversitesi’nde profesör olan Michael Wagner, iki yıl önce meslektaşı Elisabeth Kuhn ile birlikte yürüttüğü bir çalışmada çok dilliliğin koruyucu etkisine dair bulgular buldu.
Bir medya röportajında, “emekli olduktan sonra dil kurslarına gidenlerin bundan fayda görme olasılığının düşük olduğunu” vurguladı.
Ancak araştırmacılar, daha önce öğrenilen dilleri konuşmaya devam etmenin ve genel zihinsel ve fiziksel aktiviteyi sürdürmenin faydalı olduğuna inanıyor. Agustín Ibáñez liderliğindeki araştırma ekibi, gelecekteki çalışmalarda bu konuyu daha derinlemesine incelemeyi planlıyor.

