Salı, Mayıs 20, 2025

ABD Başkanı Donald Trump’ın dönmesiyle… Erdoğan fısıldadı: ‘Haydi birlikte CAATSA kısıtlamalarını kıralım!’

Paylaşmak

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’a dönmesinin ardından Ankara ile Washington arasındaki ilişkilerin düzelmesiyle birlikte, ABD’nin Türkiye’ye uyguladığı savunma yaptırımlarının hafifletilmesi yönündeki umudunu dile getirdi.

Erdoğan, Avrupa Siyasi Topluluğu zirvesine katılmak üzere Arnavutluk’a gitmek üzere Tiran’dan dönüşünde gazetecilere yaptığı açıklamada, Trump ve yeni atanan ABD Ankara Büyükelçisi Tom Barrack ile ABD’nin Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Koyma Yasası (CAATSA) kapsamında uygulanan yaptırımları görüştüğünü söyledi.

Anadolu Ajansı’nın haberine göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “CAATSA’yı daha çabuk atlatacağımıza inanıyorum. Müttefikler ve NATO üyeleri olarak savunma alanında hiçbir kısıtlama veya engel olmaması gerekiyor.” dedi.

“En büyük umudumuz, stratejik ortaklığımızın ruhuna aykırı tüm engelleri ortadan kaldırmaktır. Bu yönde atılan her olumlu adım bizim için değerlidir.”

Erdoğan, “Türk-Amerikan ortaklığının bölgemizde ve dünyada istikrarın tesisi açısından hayati öneme sahip olduğunu, bu bağlamda yapıcı, sonuç odaklı bir diyalog platformu oluşturma çabasında olduklarını” vurguladı.

Türkiye’ye savunma amaçlı yaptırım uygulanmasının gerekçeleri nelerdir?


Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füze savunma sistemi satın alma hamlesi, ABD ile yıllardır süren bir gerginliğe yol açtı. Washington, Ankara’nın savunma sanayiini hedef alan ve Ankara’yı F-35 savaş uçağı geliştirme programından çıkaran CAATSA olarak bilinen yaptırımları uygulamaya koydu.

Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’la görüşmeyi ve ilişkileri yeniden kurmayı sabırsızlıkla bekliyor. 5 Mayıs’ta yaptığı telefon görüşmesinde ABD Başkanı Donald Trump’ı Ankara’ya davet etmiş, savunma sektörü de dahil olmak üzere ABD ile iş birliğini güçlendirmek için adımlar atacağını taahhüt etmişti.

İlişkilerdeki düzelmenin göstergelerinden biri de ABD’nin bu hafta Türkiye’ye 304 milyon dolarlık füze satışını onaylaması oldu. Kongre onayının hala beklendiği anlaşma, Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun Antalya’da NATO dışişleri bakanlarının katıldığı gayrıresmi toplantıya katılmasının ardından geldi.

ABD Türkiye’ye hangi yaptırımları uyguladı?

ABD Başkanı Donald Trump, Aralık 2020’de Ankara’nın Rus yapımı S-400 hava savunma sistemini satın alması nedeniyle Türkiye Cumhurbaşkanlığına bağlı Savunma Sanayii Başkanlığı yetkililerine CAATSA Yasası kapsamında yaptırım uyguladı.

Türkiye, NATO’nun F-35 savaş uçağı üretme ve geliştirme projesi kapsamında 100 adet savaş uçağı almaktan da men edildi. Ayrıca, Türkiye’nin 2019 yazında Rus S-400 sistemini satın alması ve henüz konuşlandıramaması nedeniyle bu alanda kendisine sağlanacak krediye 10 milyon dolarlık bir tavan konuldu.

Bu durum belki de ABD Dışişleri Bakanı’nın, ABD’nin Türk müttefikinin askeri kabiliyetlerini veya savaşa hazırlığını zayıflatmak istemediğini, aksine sadece Rusya’yı hedef almak ve onun etkisini sınırlamak istediğini belirtmesiyle doğrulandı.

Türkiye NATO’nun çok önemli bir üyesidir; Ancak ABD’nin isteklerine karşı gelerek Rus savunma sistemini satın almak zorunda kaldı.

Türkiye, Suriye’deki iç savaşta çatışmaların sınırlarına ulaşması ve sınır illerine füzelerin düşmesi üzerine NATO’dan destek talebinde bulunmuştu. Ancak Washington, Patriot füze sistemini konuşlandırdı ancak kısa süre sonra geri çekti ve Ankara’yı çatışmada yalnız bıraktı.

Dolayısıyla Beyaz Saray’ın Türkiye’ye yönelteceği çok fazla bir suçlamanın olmadığı söylenebilir; Aslında bu suçu yöneltecek olan taraf Türk tarafıdır; zira ABD, istediği zaman terörle mücadele bayrağı altında dünyayı bir araya getirmiştir; Ancak artık dünyada terörün en büyük destekçisi ve finansörü haline geldi.

Belki de hiç kimsenin söyleyemeyeceği bir şeydir bu; Sürekli herkesi korkutan yaptırım tehditleri nedeniyle Türkiye bunu her yerde söylüyor ve Washington’un yüzüne de söyleyecektir.

Öte yandan savunma sanayi için gerekli bazı ürünlerin Türkiye’ye tedarikinin yasaklanması da bu sektöre zarar vermeyecek; Aksine onu daha da gelişmeye itecektir. Geçmiş deneyimler, kısıtlamaların ve yaptırımların inovasyonu ve Türkiye’nin kendi teknolojisini edinmesini teşvik ettiğini göstermektedir.

Türk savunma sanayisinin büyüklüğü 2019’da iki katına çıkarak 11 milyar dolara ulaştı. Savunma alımlarında yerlilik oranı yüzde 70’e ulaşırken, 2010 yılına kadar İsrail’e yoğun biçimde bağımlı olan İHA alanında yerlilik oranı yüzde 100’e ulaştı.

Türkiye, İsrail ile yaptığı bu anlaşmadan o dönem memnun değildi; çünkü istediğini alamıyordu, ayrıca İsrail’in savaş uçakları düşük kalitedeydi, kolay hasar görüyordu ve bakımı da pahalıydı.

İHA’larla çekilen görüntüler de etkili olmazken, İsrail’in, Türkiye tarafından terör örgütü olarak tanımlanan PKK’ya görüntü ve bilgi gönderdiği yönünde şüpheler oluştu; zira bu görüntüler kullanılarak yapılan operasyonlar sonuçsuz kalmıştı.

Erdoğan: ABD Başkanı Donald Trump döneminde ABD’nin savunma sektörüne yönelik yaptırımları hafifletilecek

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’nin Hasımlarına Yaptırımlarla Karşı Koyma Yasası (CAATSA) kapsamında Türkiye’nin savunma sektörüne getirilen kısıtlamaların, ABD Başkanı Donald Trump’ın “daha açık ve olumlu” yaklaşımı sayesinde yakında “aşılacağına” inandığını söyledi.

Arnavutluk’tan dönüş uçağında gazetecilerin, ABD’nin Türkiye’ye olası füze satışına ilişkin son onayı hakkındaki sorusuna Erdoğan, “Amerika’nın Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Koyma Yasası’nda bir gevşeme olduğunu açıkça söyleyebilirim” dedi.

Konuyu ABD Başkanı Donald Trump ve Ankara’ya yeni atanan ABD büyükelçisiyle görüştüğünü söyledi. Uçakta yaptığı yorumların metnine göre, “Dostum ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve gelmesiyle daha açık, olumlu, dürüst bir iletişime ulaştık.”dedi.

kaynak

Devamını oku

İlginizi çekebilir