Urfa’da gittiği Kuran kursunun yakınındaki ahırda elektrik kablosu ile tavana asılı halde bulunun 12 yaşındaki Abdulbaki Dakak ’ın ölümüne ilişkin soruşturma sürüyor.

Urfa’da gittiği Kuran kursu yanındaki ahırda elektrik kablosuyla tavana asılı halde bulunan 12 yaşındaki Abdulbaki Dakak ‘ın ölümüyle ilgili soruşturma sürüyor.
Dakak’ın amcası; “Yeğenim kaybolduğu gün sabah namazını kıldıktan sonra saat 5.18’de çıkıyor. Çıktığı görüntülerde var. Ama dahası yok” dedi.
Abdulbaki’nin amcası Candan Yıldız ile görüştü. İşte T24’te yer alan haberden bir bölüm şöyle: Medresedeki kamera kayıtlarını izlediğini ifade eden amca, “Yeğenim kaybolduğu gün sabah namazını kıldırdıktan sonra saat 5.18’de çıkıyor.
Çıktığı görüntülerde var. Ama sonrası yok. O gün okula da gitmedi. Okuldan onaylattık. Okuldan dönmeyince öğretmen bize kaybolduğunu bildirdi. “
Abdulbaki amcanın cesedinin tesadüfen bulunduğunu söylüyor. Cenaze medresesinin yanında atıl bir ahır.
“Dere yataklarında aradık, insanlar kör, burnunun ucunu bile göremiyorlar. Çocuklar oynuyordu ve ben o anda oradaydım. Oynarken o ahıra girdiler ve Abdulbaki’yi gördüler. Bana haber verdiler.”
Ahırdaki ağır ve acı duruma amca da şahit olur, çocukların haber vermesiyle… Amcanın tahminine göre ahırın yüksekliği en fazla 1 metre 90 cm civarındadır. Adli tıp raporuna göre Abdülbaki’nin boyu 1 metre 45 cm.
Amca, cesedin o kaybolduktan 30 saat sonra bulunduğunu söyledi. Otopsi raporunda “ağızda ve göz çevresinde ve burun deliklerinde larva oluşumu gözlendiği” belirtiliyor.
Görüştüğüm adli tıp uzmanı bölgenin iklim şartlarından dolayı bu oluşumun 30 saat içerisinde gerçekleşmesinin mümkün olduğunu söyledi.
Bu detay bundan daha önemli. Medresenin yakın çevresinde kaç saat veya gün sonra bir çocuk bulundu?
Abdulbaki’nin ailesi geniş bir ailedir. Arap kabilesi. Medrese eğitimine önem veren bir aile. Birçok kişi bu eğitimden geçmiştir.
Yeğeninin yatılı olduğu medreseden önce hafızlık eğitimi aldığını söyleyen amca, “Medresede (Diyanet’e bağlı) bir imam vardı. Hoca Abdülhakim bizim akrabamızdır. Olay günü sabah namazında yeğenimi görmüş. O da çok şaşırıyor. Şimdi o da Ceylanpınar’da kalıyor.”
Medrese soruşturma nedeniyle kapatıldı. Aileler çocuklarını şimdilik medreseden almış tabi. Amca ‘kimi suçlayacağız, kimin günahını alacağız’ diyor. Bunun anlık bir olay olduğunu düşünüyor.
Bu arada medresenin kayıtsız olduğu iddiası da var. Beşat Medresesi’nin Menzil Cemaati Semarkant Vakfı’na ait olduğunu yazdım.
Abdulbaki’nin medreseden birkaç kez kaçtığı söylenmektedir. Ve aile ısrarla buraya gönderdi… Amca ise bunu doğrulamaz, böyle bir durumun olmadığını söyler.
Peki neden bugün 12 yaşında bir çocuk bizimle değil?
kaynak: