Adnan Menderes kimdir ?!

Adnan Menderes kimdir ?!

Adnan Menderes 1899 – 17 Eylül 1961, Türk siyasetçiydi ve 1950-1960 yılları arasında Türkiye başbakanı oldu.

Adnan Menderes

Adnan Menderes hayatı:

Adnan Menderes 1899 – 17 Eylül 1961), Türk siyasetçi. 1950-1960 yılları arasında Türkiye başbakanı oldu. 1946 yılında Türkiye’nin dördüncü yasal muhalefet partisi olan Demokrat Parti’nin (DP) kurucularından biriydi. 1960 darbesinden sonra askeri cunta altında yargılandı ve iki kabine üyesi Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan ile birlikte asıldı. Kendisine yöneltilen suçlamalardan biri, Rum etnik kökenli vatandaşlara karşı İstanbul pogromunu emretmesiydi. Bir askeri darbeden sonra idam edilen son Türk siyasi lideriydi ve aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin (Kemal Atatürk, Süleyman Demirel ve Turgut Özal ile birlikte) adına türbe yaptıran dört siyasi liderinden biridir.

Adnan Menderes, 1899 yılında Aydın’ın Koçarlı ilçesinde Kırım Tatar asıllı zengin bir toprak sahibinin oğlu olarak dünyaya geldi.[1][sayfa gerekli] Menderes, ilkokuldan sonra İzmir’deki Amerikan Koleji’ne gitti. Türk Kurtuluş Savaşı sırasında işgalci Yunan ordusuna karşı savaştı ve bir onur madalyası aldı[kaynak belirtilmeli]. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.

1930’da Menderes, kısa ömürlü Liberal Cumhuriyet Fırkası’nın Aydın’da bir şubesini örgütledi. Partinin dağılmasından sonra, Atatürk tarafından iktidardaki Cumhuriyet Halk Fırkası’na katılmaya davet edildi ve parti liderleri tarafından 1931’de Aydın Milletvekili olarak seçildi. 1945’te İsmet İnönü’nün millileştirme politikalarına parti içi muhalefet nedeniyle iki arkadaşıyla birlikte partiden ihraç edildi.

Haziran 1945’te Menderes, Celâl Bayar, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan ile birlikte dört imzalı Önergelerinde daha fazla siyasi ve demokratik özgürlük talep ettiler. Önerge, önergeyi meclise getiren dördü dışında hiçbir milletvekili tarafından onaylanmadı ve Eylül 1945’e kadar Menderes, Köprülü ve Koraltan’ın muhalefetleri nedeniyle CHP’deki üyelikleri çıkarıldı. Türk hükümeti. Bayar daha sonra meclisten ve daha sonra da partiden istifa etti. 7 Ocak 1946’da dörtlü Demokrat Parti’yi (DP) kurdu ve 1946 seçimlerinde Kütahya’yı temsilen Demokrat Parti’den Menderes milletvekili seçildi.

Adnan Menderes

14 Mayıs 1950’de (oyların gizli ve açık olarak sayıldığı) Türkiye tarihinin ilk serbest seçimlerinde DP oyların %52’sini alınca Menderes başbakan oldu ve 1955’te dışişleri bakanlığı görevlerini de üstlendi. Daha sonra biri 1954’te, diğeri 1957’de olmak üzere iki serbest seçim daha kazandı. 10 yıllık başbakanlık döneminde Türkiye ekonomisi yılda %9 oranında büyüyordu. Türkiye, görev süresi boyunca NATO’ya kabul edildi. ABD’nin Marshall Planı üzerinden ekonomik desteğiyle tarım makineleştirildi; ve ulaşım, enerji, eğitim, sağlık, sigorta ve bankacılık ilerledi.

1955’te Menderes hükümetinin, şehrin önemli Rum etnik azınlığını hedef alan İstanbul pogromunu düzenlediğine inanılıyor. Eylül 1955’te Yunanistan’ın en büyük ikinci şehri Selanik’teki Türk konsolosluğu yakınında bir bomba patladı ve aynı zamanda Atatürk’ün doğum yeri olan Atatürk Müzesi’ne de zarar verdi. Bazı kırık camlar ile evde hasar çok az oldu. Misilleme olarak İstanbul’da etnik Rum azınlığa mensup binlerce dükkân, ev, kilise ve hatta mezar birkaç saat içinde yıkıldı, bir düzineden fazla insan öldü ve çok daha fazlası yaralandı.

Aydın’ın Efeler ilçesinde merhum Başbakan Adnan Menderes adına yaptırılan piramit müzesi yalnız bırakıldı. Aydın’ın Efeler ilçesinde merhum Başbakan Adnan Menderes adına yaptırılan piramit müzesi yalnız bırakıldı. Bakımsız görünümüyle çürümenin eşiğine gelen müze, ziyaretçilerini üzerken, bağımlıların da yuvası haline geldi. Aydın Belediyesi’nin eski belediye başkanlarından Hüseyin Aksu tarafından 1998 yılında Efeler Karayolu Kavşağı yakınında yaptırılan Adnan Menderes Müzesi unutulmaya yüz tuttu. İçki şişelerinden insan dışkısına kadar her şeyin bulunduğu müze, yıllardır yeniden dirilmeyi bekliyor.

70 metrekare olarak inşa edilen ve 46 bin metrekarelik park alanı içinde kalan piramit müzesi, vatandaşlar yetkililerin ilgisini beklerken yıllardır Aydınlılar için bir utanç duvarı olarak ayakta duruyor. Anıt müzenin içi ve çevresi görenler için sızlamaya devam ederken, kapısı kırılan müze, bağımlıların mekanı haline geldi. Terkedilmiş müzenin değerlendirilmesi ve milli servetin yok edilmemesi gerektiğine dikkat çeken vatandaşlar, yetkililere seslenerek, “Burası yıllardır kötü durumda. Otoyolun girişinde bulunan anıt müzenin hali bu. Aydın’a yakışmıyor burası adeta uyuşturucu bağımlılarının yuvası oldu. Biz onların korunmasını istiyoruz” dedi.

 

editor, author
Ben Türkiye'nin iç meseleleriyle ilgilenen bir yazar ve gazeteciyim.

İlgili Makaleler

Send this to a friend