Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sabah Ukrayna’ya gitti. Erdoğan, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlaması sonrasında Ukrayna lideri Zelenskiy ile ilk kez yüz yüze görüşme gerçekleştirecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu sabah Ukrayna’ya gitti. Erdoğan, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlamasının ardından Ukrayna lideri Zelenskiy ile ilk kez yüz yüze görüşecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, savaşın başlamasından bu yana ilk kez Ukrayna’yı ziyaret etti.
Erdoğan’ın programında Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelenskiy ile ikili bir görüşme ve ardından Zelenskiy ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres ile üçlü bir görüşme yer alıyor. Erdoğan, Zelenskiy ve Guterres de ortak basın toplantısı düzenleyecek. Erdoğan, 24 Şubat’ta Rusya’ya giderek mevkidaşı Vladimir Putin ile görüştü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı Hakan Fidan, Başkan İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik ve Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar da eşlik etti.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etme girişimini değerlendiren bir yazı yazan TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, “İlk aşamada fazladan 35-40 milyar dolar çok kaba bir hesapla ekonomimize mal oluyor” dedi. Türk ekonomisinin de savaştan etkileneceği belirtildi. Bu anlamda maliyetin büyüklüğü ile ilgili rakam ilk kez dile getirildi. Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Simone Kaslowski de “Rusya-Ukrayna Savaşı’nın Tetiklediği Dönüşümler” başlıklı yazısında Rusya-Ukrayna savaşının Türkiye ekonomisine etkilerini değerlendirdi.
Ayrıca ABD merkezli POLITICO dergisinin kıdemli editörlerinden, Oxford’da eğitimci ve Türkiye üzerine araştırmalar yapan Dimitar Bechevis, Türkiye’nin Rusya-Ukrayna krizindeki rolüne ilişkin bir analiz makalesi yayınladı. Gönderinin başlığında, “Ankara, Moskova ve Kiev arasında seçim yapmak için artan bir baskıyla karşı karşıya.” ifadeler kullanılmıştır.
Dengeli bir medya söylemine dayanan Türkiye, iki ülke ile olan iyi ilişkileri ışığında çatışmada tarafsız görünmeyi tercih etti. İşgalin ilk gününden itibaren Türkiye, Moskova ile Kiev arasındaki savaşı durdurmaya, arabuluculuk yapmaya ve barışı yeniden sağlamaya çalıştı, ancak Ankara’nın çabaları şu ana kadar başarısız oldu.