ESK, et kuyruğuna çözümü ‘zam yapmakta’ buldu!

ESK, et kuyruğuna çözümü ‘zam yapmakta’ buldu!

ESK Genel Müdürü Osman Uzun, kırmızı ete yüzde 48 zam yapılmasıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, piyasanın yüzde 66 daha ucuza et sattıkları için uzun kuyruklar oluştuğunu bu zammın kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.

ESK

ESK Genel Müdürü Osman Uzun, kırmızı ete yüzde 48 zam yapılmasıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, piyasanın yüzde 66 daha ucuza et sattıkları için uzun kuyruklar oluştuğunu bu zammın kaçınılmaz hale geldiğini söyledi. Dünya’dan Ali Ekber Yıldırım’a konuşan Uzun, zamla ilgili olarak, “Fiyatlarımız çok düşüktü, piyasadan yüzde 66 daha düşük bir fiyatımız vardı. Bu nedenle çok uzun kuyruklar oluştu. Bu nedenle fiyatı artırdık ama yine de piyasadan yüzde 15 daha düşük bir fiyat var. Karkas etinin fiyatı 80 liraydı ve zaten 56 liraya kıyma satmamız da mümkün değildi.”dedi.

Uzun, “Alım fiyatında da bir artış yapmamız gerekiyor. Bunun için çalışmalar yaptık. Hem sayın bakanımıza sunduk hem de Fiyat İstikrar Komitesi‘ne sunduk. Oradan çıkan karara göre alım fiyatında da artış olacak. Biz de zaten ihtiyacımız olan eti piyasadan kesilmiş et olarak alıyoruz.

Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Osman Uzun, piyasada karkas etinin fiyatı 80 lira iken 58-60 liradan indirim yapmalarının mümkün olmadığını, bu nedenle civardan alım fiyatını artıracaklarını söyledi. üretici. Uzun: “Alım fiyatını da artırmamız gerekiyor. Bunun için çalıştık. Hem Sayın Bakanımıza hem de Fiyat İstikrar Komisyonuna arz ettik. Oradan alınacak karara göre alım fiyatında artış olacak. İhtiyacımız olan eti zaten pazardan kesilmiş et olarak alıyoruz. Bu konuda dijital – elektronik ihale açıyoruz. Kilosu 78-79 liraya et alıyoruz.” .

ESK

Kurum olarak ayda yaklaşık 500 ton kırmızı et sattıklarını hatırlatan Osman Uzun, satışlarla ilgili şu bilgileri verdi: “Satışlarımızın büyük kısmı Milli Savunma Bakanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığına yapılıyor. Pazara çok az satışımız var. Türkiye genelinde 18 satış noktamız var. Aylık kırmızı et satışlarımız 500 tondur. Yılda 6 bin ton demek. Zincir marketlere satış yapmıyoruz.”

Kırmızı et fiyatlarındaki artış nedeniyle ithalat seçeneği bir kez daha gündeme geldi. Ancak ithalat çözüm değil. İthalat da ucuz değil. Bu nedenle ithalat, hayvancılığın tamamen sona ermesi anlamına gelmektedir. Türkiye zaten ithalat yaptığı için bu noktaya geldi. Hatırlarsanız 2007 ve 2008 yıllarında yaşanan kuraklıktan sonra yem fiyatlarının yüzde 100’ün üzerinde artması ve çiğ süt fiyatlarının yarı yarıya düşmesi sonucu Türkiye’de 1 milyondan fazla süt ineği katledildi. Süt ineklerinin kesilmesiyle birlikte besi hayvancılığı azalmış ve kırmızı et fiyatları önemli ölçüde artmıştır.

Fiyat artışlarını önlemek için ithalat kullanıldı. Türkiye 2010 yılından beri kasaplık, besi hayvanı karkas eti, köfte, bulabildiği her şeyi ithal ediyor. 10 yılda ithalata yaklaşık 10 milyar dolar harcandı. Hayvancılıkta ciddi bir çöküşe neden oldu. Yerli üreticiler rekabet edemediği için hayvancılıktan vazgeçenler oldu. Türkiye’nin hayvancılık üretim merkezleri olan Erzurum, Kars, Ardahan, Ağrı ve Van gibi merkezlere bile hayvan ithal edilince yerli üretim çöktü. İthalata dayalı besicilik başladı. Şimdi ithalat mümkün değil. Bu politika bugün Türkiye’yi çıkmaza sokmuştur. İthalat artık ucuz değil ve yapılması kolay değil. Ancak fiyatlar yüksek ve tüketici et alamıyor.

editor, author
Ben Türkiye'nin iç meseleleriyle ilgilenen bir yazar ve gazeteciyim.

İlgili Makaleler

Send this to a friend