İsrail’in Gazze’de Türk askeri varlığına tepkisi ne oldu? İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, resmi görüşmelerde bulunmak üzere Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de Macaristan Dışişleri ve Ticaret Bakanı Peter Szijjártó ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Saar, Tel Aviv hükümetinin Gazze’deki BM kuruluşlarını destekleme kararına rağmen, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu Filistin Mültecileri Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA) ile “asla çalışmayacağını” ve uluslararası mahkemelerin kararlarını kabul etmeyeceğini vurguladı.
Saar, Türkiye’nin Gazze’ye konuşlandırılması planlanan uluslararası askeri güce katılma potansiyeline ilişkin bir soruya, “Erdoğan liderliğindeki Türkiye, İsrail’e karşı tavrını sadece olumsuz açıklamalarla değil, aynı zamanda diplomatik ve ekonomik yaptırımlar uygulayarak da ortaya koymuştur” yanıtını vererek, Tel Aviv’in Gazze’de herhangi bir Türk askeri varlığını reddetmesine atıfta bulundu.
İsrail Dışişleri Bakanı Saar’ın açıklamaları, İsrail’in konuya ilişkin (Gazze’de Türk askeri) en net açıklamasını teşkil ediyor.
Gazze’de Türk askeri varlığına tepki. Saar, Filistin Yönetimi’nin anlaşma kapsamında serbest bırakılan Filistinlilere para ödediğini iddia etti ve Avrupa Birliği’nin Filistin Yönetimi’ni sorumlu tutmak yerine “akladığını” ve böylece ona destek sağladığını ileri sürdü.
Saar, İsrail ordusunun Gazze’deki işgal altındaki topraklardan çekilmesinin “Hamas’ın silahsızlandırılmasına bağlı olduğunu” ve anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine uygun olarak Gazze’den çekilebileceğini ileri sürdü.
İsrail parlamentosunda Batı Şeria’nın ilhakını öngören yasa tasarısının ön oylamasına atıfta bulunan Sa’ar, muhalefetin yasa tasarısını sunduğunu iddia etti. Sa’ar, yasa tasarısının ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance’in İsrail ziyareti sırasında sunulmasının “akılsızca ve sorumsuzca” olduğunu söyledi.
Saar, hükümetin bu hamleyi desteklemeyeceğini, bu nedenle Batı Şeria’nın ilhakına ilişkin yasa tasarısının parlamentodan geçmeyeceğini belirtti.
Saar, İsrailli iş insanlarının da eşlik ettiği bugüne kadarki en büyük ticaret heyetiyle Macaristan’a gittiğini belirterek, heyetinin Macar mevkidaşlarıyla bir araya geleceğini ve 150’den fazla iş görüşmesi gerçekleştireceğini açıkladı.
İsrail, Gazze’de Türk güvenlik varlığını reddediyor: Ankara’nın bölgesel nüfuzuna geri dönmesinden endişe ediliyor
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar’ın “Tel Aviv’in Gazze’de Türk askeri varlığını hoş karşılamadığını” belirttiği açıklamaları, siyasi ve medya çevrelerinde yaygın tartışmalara yol açarak, İsrail’in reddetmesinin nedenleri, Ankara’nın niyetleri ve savaştan sonra Gazze Şeridi’ndeki bölgesel nüfuzun geleceği hakkında sorular doğurdu.
Türkiye-İsrail İlişkileri
İsrail, insani veya uluslararası gözetim altında bile olsa herhangi bir Türk varlığını, özellikle Ankara’nın Filistinli gruplarla güçlü bağları göz önüne alındığında, ulusal güvenliğine bir tehdit olarak görüyor. Tel Aviv ayrıca, Gazze’de Türk askeri, Ankara’nın bölgedeki siyasi ve dini nüfuzunu yeniden canlandırabileceğinden endişe ediyor ve bunu mevcut güç dengesinin ihlali olarak görüyor.
Ankara ise, doğrudan askeri müdahale arayışında olmadığını, Gazze Şeridi’nin istikrarını ve sakinlerinin normal hayatına dönmesini sağlamayı amaçlayan insani ve diplomatik bir rol üstlenmek istediğini savunuyor. Türk yetkililerin açıklamaları, Türkiye’nin, rolünün siyasallaştırılmamasını garanti altına alan bir BM şemsiyesi altında yapılması koşuluyla, yeniden yapılanma çalışmalarına ve uluslararası izleme faaliyetlerine katılmaya hazır olduğunu gösteriyor.