Perşembe, Haziran 26, 2025

Erdoğan: Hürmüz Boğazı’nın kapatılması büyük bir sorundur ve İran bunu yapmayacaktır.

Paylaşmak

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasının (eğer gerçekleşirse) büyük bir soruna yol açacağını belirterek, İran’ın böyle bir adım atmayacağına inandığını ifade etti.

Bu, NATO zirvesine katılmak üzere ziyaret ettiği Hollanda’dan Çarşamba günü dönüş uçuşunda gazetecilere yaptığı açıklamalarda geldi.

Hürmüz Boğazı’nın kapatılması: Ne oldu?

“Hürmüz Boğazı’nın kapatılması büyük bir soruna yol açacaktır. İran’ın böyle bir adım atmayacağına inanıyoruz. Son gerginlikler bize enerji tedarik güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattı.” dedi.

Son olayların, enerjinin ülkeler için bir hayatta kalma meselesi olduğunu gösterdiğini açıklayarak, İran’dan Türkiye’ye akan doğal gazın kesintiye uğramadığını belirtti.

Geçtiğimiz hafta İran, İsrail-Amerikan’ın nükleer tesislerine ve askeri ve sivil tesislerine yönelik saldırganlığına yanıt olarak Hürmüz Boğazı’nı kapatmakla tehdit etti.

Hürmüz Boğazı, kuzeyde İran ile güneyde BAE ve Umman arasında yer alır. Kuzeyde Arap Körfezi’ni, güneyde Umman Körfezi ve Arap Denizi’ni birbirine bağlar. Dünya deniz petrolünün yaklaşık %40’ı, sıvılaştırılmış doğal gazın %20’si ve temel emtiaların %22’si buradan geçiyor.

Hava Savunma Sistemleri ve F-35 Savaş Uçakları

Erdoğan, Türkiye ile ilgili olarak, ülkesinin çeşitli menzillere sahip füzelere sahip olması gerektiğini vurgulayarak, kendi “Demir Kubbe” hava savunma sistemini inşa etmek için çalıştığını belirtti.

“Ülkemizi belli bir noktaya getirdik, ancak bu bizi tamamen tatmin etmiyor ve füze kabiliyetlerimizi artırmamız gerekiyor.” diye devam etti.

F-35 savaş uçakları ile ilgili olarak, Türkiye’nin projeyi terk etmediğini ve muhataplarıyla projeye geri dönme isteğini görüştüğünü vurguladı.

“(ABD Başkanı Donald) Trump ile yaptığımız görüşmede bu konuyu görüştük ve teknik görüşmeler başladı. İnşallah ilerleme kaydedeceğiz.” diye ekledi.

Hürmüz Boğazı’nın kapatılması: Türkiye düzeyinde, Erdoğan ülkesinin farklı şehirlerin füzelerine sahip olması gerektiğini vurgulayarak, hava savunma sistemi “çelik kubbe”yi inşa etmek için çalıştığını belirtti.

Devam etti: “Ülkemiz bizi belli bir noktaya getirdi, ancak bu bizi tamamen tatmin etmiyor ve füze kabiliyetlerimizi artırmamız gerekiyor. F-35 savaş uçağıyla ilgili olarak, Türkiye’nin projeyi terk etmediğini ve muadilleriyle projeye geri dönme isteğini görüştüğünü vurguladı. ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmemizde bu konuyu görüştük ve teknik görüşmeler başladı, inşallah ilerleme kaydedeceğiz.

Hürmüz Boğazı küresel enerji piyasası için ne kadar önemli?

Salı günü İsrail ve İran arasında sağlanan ateşkes, Hürmüz Boğazı’nın kapatılması ihtimalini şimdilik ortadan kaldırmış olsa da, Tahran’ın bu stratejik boğazı kapatma tehdidi ilk kez gündeme gelmiyor.

Geçtiğimiz pazar günü İran Parlamentosu, Basra Körfezi ile Umman Denizi’ni birbirine bağlayan ve küresel petrol ile doğal gaz taşımacılığında hayati öneme sahip olan Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasına yönelik bir önergeyi onayladı.

Hürmüz Boğazı’nın kapatılması: Ancak İran’da bu tür kararların nihai uygulayıcısı olan Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi, bu adımı resmiyete dökmedi. Bu girişim, İsrail ve ABD’nin İran’ın nükleer tesislerine olası saldırılarına karşı bir misilleme olarak değerlendirilmişti.

Tahran’ın bu tür tehditleri yeni değil. Örneğin, 2011 yılında dönemin İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Rıza Rahimi, Batı yaptırımları kaldırmazsa Hürmüz’den yapılan petrol sevkiyatlarını engelleyeceklerini ifade etmişti.

Hürmüz Boğazı, başta Suudi Arabistan, İran, BAE, Kuveyt ve Irak olmak üzere birçok OPEC üyesi ülkenin petrol ihracatında kritik bir geçiş noktasıdır. Katar ise buradan dünyanın en büyük sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatını gerçekleştirmektedir.

2024 yılında boğazdan taşınan petrolün yaklaşık %84’ü ve doğal gazın %83’ü Asya ülkelerine yönelmiştir. Çin, Hindistan, Japonya ve Güney Kore; bu yıl Hürmüz üzerinden taşınan ham petrol ve kondensatın %69’unu alarak en büyük alıcılar konumuna gelmiştir.

Avrupa Birliği ülkeleri Hürmüz üzerinden taşınan enerjiye Asya kadar bağımlı olmasa da, boğazın kapatılması küresel enerji piyasalarını ciddi şekilde sarsabilir. Böyle bir senaryoda dünya genelinde petrol ve doğalgaz fiyatlarında ciddi artışlar yaşanması kaçınılmazdır.

JP Morgan’a göre İran boğazı kapatsaydı, Brent petrolünün varil fiyatı 2024 ortalaması olan 80 dolardan 120 dolara kadar yükselebilirdi.

Öte yandan, Rusya’nın 2022’de Ukrayna’ya başlattığı savaşın ardından Avrupa enerji politikaları da değişti. AB’nin Rusya’dan gaz ithalatı 2021’de %41 iken, 2024’te %18’e geriledi. Norveç bu süreçte AB’nin en büyük doğal gaz tedarikçisi haline gelirken, onu ABD, Cezayir, Katar, İngiltere, Azerbaycan ve kısmen Rusya izledi.

kaynak

Devamını oku

İlginizi çekebilir