Eski Belçikalı Bakan Johan Vande Lanotte, Türkiye’de yaşanan hak ihlallerinin Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşınacağını belirtti.
Belçika eski Bakanı Johan Vande Lanotte, Türkiye’deki hak ihlallerinin Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşınacağını söyledi. Türkiye’de hak ihlallerinin yargılandığı Türkiye Mahkemesi’nin başkanı Vande Lanotte, Türkiye’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanması gerektiğini söyledi. Lahey’e 900 ifade ve işkence kanıtıyla gideceklerini kaydeden Lanotte, Türkiye’nin mahkemenin tanımına tam olarak uyduğunu söyledi.
Belçika’nın eski Bakanı Johan Vande Lanotte, AKP Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan rejimi aleyhine “sistematik adam kaçırma (zorla kaybetme), işkence ve keyfi tutuklama” gibi suçlamalarla elindeki delillerle Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (Lahey) gidiyor. Mediahuis Gazetesi’nin haberine göre Erdoğan’ın davada şahsen yargılanıp suçlanmayacağı henüz belli değildir.
Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi, savaş suçları ve insanlığa karşı suçların zanlılarını yargılamak için yirmi yıl önce kuruldu. Vande Lanotte’a göre, Erdoğan’ın Türkiye’si bu tanıma tam olarak uyuyor. Lanotte, “Şu anda Türkiye’de neredeyse demokrasi yok. İnsan hakları açısından Türkiye sadece otoriter bir rejimdir. Ayrıca Türkiye, muhalifleri kaçırmak ve işkence yapmak için terör veya casusluk iddialarını da kötüye kullanıyor.”
Vande Lanotte iki yıl önce siyaseti bıraktığında, Ghent’li avukat Walter Van Steenbrugge’ın hukuk firmasında yeni bir kariyere başladı. Hukuk firması şimdiye kadar yaklaşık 800 işkence tanığının, 60 adam kaçırma vakasının ve 2.000 keyfi gözaltının ifadesini topladı.
Lanotte, daha önce kurulan Türkiye Mahkemesi’ne atıfta bulunarak, “Önce raporlar hazırlandı, ardından Türkiye Mahkemesi’ni düzenledik. Diğer kanıtların yanı sıra 900 tanık ve işkence kanıtımız var.” Türkiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan davalarda kaçırılan, işkence gören ve hukuka aykırı muameleye maruz kalan tanıklar yaşadıklarını anlattı.
İnsan Hakları Merkezi’nin Ankara Barosu’nun Ankara polisi nezaretinde tutuklulara işkence yaptığı iddialarına ilişkin raporunun yayınlanmaması üzerine çıkan skandal, avukatların baro kararına tepki olarak istifa etmesiyle tırmandı. Türkiye’nin eski Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) yargıcı ve İnsan Hakları Merkezi Başkanı Rıza Türmen’in istifası, avukatlar ve insan hakları örgütleri tarafından yapılan çok sayıda çağrıya yanıt vermeyen dernek yönetimine büyük bir darbe oldu.
Türkiye’nin İslamcı, otoriter hükümetine muhalefetiyle tanınan, laik ve milliyetçi hukukçular tarafından kontrol edilen baro, ideolojik nedenlerle Kürt ve Gülenci insan hakları ihlallerine kasten göz yummakla suçlanıyor. 17 Ocak’ta insan hakları aktivistleri, sosyal medyada, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştiren Gülen hareketiyle bağlantılı onlarca kişinin Ankara Emniyet Müdürlüğü terörle mücadele birimi tarafından gözaltına alınıp işkence gördüğünü iddia etti. Avukatlarının yokluğunda sorguya çekildiler.