Pazar, Haziran 22, 2025

Kadın İçin En Tehlikeli Yer: Sessizlik, Şiddetin Zeminidir

Paylaşmak

Kadın için en tehlikeli yer artık savaş meydanı değil, kendi evi; çünkü sessizlik, şiddetin zeminidir.

Kadınlar İçin En Güvensiz Yer Neresi?

Kadına yönelik şiddet, yalnızca sokakta değil, evin içinde de her geçen gün artarak devam ediyor. Kadınların büyük bir kısmı, şiddeti en çok güvende hissetmeleri gereken yerde —kendi evlerinde— yaşıyor. Bu gerçek, birçok istatistikle de doğrulanıyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, dünya genelindeki kadınların %35’i hayatlarının bir döneminde fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalıyor.

Sessizlik Kimi Korur? Mağduru mu, Faili mi?

Şiddete uğrayan kadınlar çoğu zaman sessiz kalmayı tercih ediyor. Bu sessizliğin arkasında korku, utanç, toplumsal baskı ve dışlanma kaygısı yatıyor. Ne yazık ki bu sessizlik, faillerin güçlenmesine ve şiddetin nesiller boyunca sürmesine neden oluyor. Çünkü suskunluk, failin suçunu gizlemeye hizmet ediyor.

İstatistikler Ne Diyor?

Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenen bir panelde, kadın cinayetlerinin %50’sinin evde işlendiği belirtildi. Her 10 dakikada bir kadın öldürülüyor ve bu ölümlerin büyük kısmı tanıdıkları, hatta en yakınları tarafından gerçekleştiriliyor. Bu da gösteriyor ki tehdit dışarıdan değil, çoğu zaman içeriden geliyor.

Hatay’daki Cinayet: Kadın İçin En Tehlikeli Yer

Hatay’da yaşanan olay, istatistiklerin korkunç yüzünü ortaya koydu. Hasan İşçimen, tartıştığı eşi Feryal ve kızı İrem’e av tüfeğiyle ateş etti. 12 yaşındaki İrem olay yerinde, annesi Feryal ise 6 gün sonra hastanede yaşamını yitirdi. Bu olay, kadına yönelik şiddetin bir anlık öfke değil, uzun süren baskı ve ihmalin sonucu olduğunu gösteriyor.

Çözüm Ne Olabilir?

Uzmanlar, şiddetle mücadelenin temelinde önleme politikaları olduğunu vurguluyor. Kadınların güvenle başvurabileceği destek hatları, psikolojik danışmanlık merkezleri, hukuki destek ve geçici koruma evleri hayati önem taşıyor. Ancak yalnızca mağdura değil, failin rehabilitasyonuna da odaklanan politikalar şart.

Ayrıca okullarda ve medya yoluyla toplumsal cinsiyet eşitliği eğitiminin yaygınlaştırılması, kadına yönelik şiddetin kökünden engellenmesinde etkili olabilir.

Sonuç: Ev Güvenli Olmalı, Sessizlik Değil

Kadına yönelik şiddetin en ağır biçimi olan cinayet, çoğu zaman önceden sinyal verir. Bu sinyalleri görmezden gelmek, sadece yeni trajedilerin önünü açar. Toplumun her bireyi olarak, sessizliği kırmak ve kadınlara gerçek bir destek ağı sunmak zorundayız. Unutulmamalı ki sessizlik mağduru değil, faili korur.

kaynak

Devamını oku

İlginizi çekebilir