MHP Lideri Bahçeli’den Özgür Özel’e tepki

MHP Lideri Bahçeli’den Özgür Özel’e tepki

MHP lideri Devlet Bahçeli, Özgür Özel’e “DEM’den medet umanların sonu sandıkta hüsrandır” diye seslenirken Davutoğlu’na da sert çıktı. Bahçeli, Cumhur İttifakı’nda kavga iddialarına da yanıt verdi.

MHP
MHP Lideri Bahçeli’den Özgür Özel’e tepki!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklama yaptı. Santa Maria İtalyan Katolik Kilisesi’ne yapılan saldırıyı kınayan Bahçeli, “Provokasyon ortamını 31 Mart seçimlerine kadar canlı tutmayı planlayan karanlık ellere karşı uyanık olmalıyız.”

DEM Partisi ile görüşen CHP lideri Özgür Özel’e sert tepki gösteren Bahçeli, “DEM’den yardım ümit edenler sandıkta hayal kırıklığına uğrayacak” dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun partisinin grup toplantısında “başbakan olma arzusunda olduğunu” söylemesine yanıt veren Bahçeli, 7 Haziran 2015 seçimlerinde kendisine başbakanlık teklifi geldiğini duyurdu. ama o bunu reddetti. Bahçeli, Davutoğlu’na, “Başbakan koltuğundan ayrılmadınız, kapının önünde bırakıldınız” diye seslendi.

Cumhur İttifakı’nda tartışma yaratan iddialara ilişkin Devlet Bahçeli, “AK Parti ile MHP arasındaki bağı anlamak cesaret ister.”

Bahçeli’nin açıklamalarından satırbaşları şöyle:

“Sarıyer’deki ayin sırasında iki teröristin saldırısında bir vatandaşımız hayatını kaybetti. Bu menfur eylemi lanetliyor, aileye başsağlığı diliyorum. Yabancı uyruklu teröristlerin kısa sürede yakalanması, ilerleyen gündeler suikastın sır perdesinin aralanacak olması şüphesiz memnuniyet vericidir.

Toplumsal huzurumuzu bozmak asayiş ve güvenliğimizi bulandırmak amacıyla zehir ve zillet saçan Türkiye düşmanları hiç boş durmuyor hain emellerinden vazgeçmiyor.

31 Mart seçimlerine kadar provokasyon ortamını canlı tutmayı ve ülkemizin sinir uçlarıyla oynamayı planlayan karanlık ellere azami şekilde uyanık olmalıyız. Milli birlik ve dirliğimizi kundaklamayı hedefleyen iç ve dış husumet cephesine fırsat veremeyiz.

Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini korumak sosyal ve ekonomik standartlarını yükseltmek devletin başlıca görevi olmakla birlikte hukukun üstünlüğünden taviz vermemek de hepimizin müşterek sorumluluğuna emanettir.

Her zaman ve her zeminde Türkiye’mizi cesaretle savunmak bizim için hayat memat konusudur. Şayet çelişkiye düşersen milli varlığımıza düşman kesilen alçakların üzerimize daha şiddetli ve daha yoğun şekilde gelmeleri açınılmazdır.

Türkiye Cumhuriyeti terör örgütlerinin organize suç şebekelerinin, çetelerin, azılı kanun kaçaklarını, uyuşturucu ve silah tacirlerinin, düzensiz göçmenlerin, kapalı devre çalışan yabancı istihbarat örgütlerinin eylem sahası, yuvalanma vahası olamaz.

Sömürgeleşen muhalefeti cesaretle tenkit etmekle beraber Türkiye’nin belini bükmeye çalışan güruhun karşısında durmak, alayını durdurmak temel görevimizdir.

Öncelikli vazifeleri aydınlığa getirmek olan fakat karanlıktan karanlığa mekik dokuyan sözde aydınlar özü laçkalaşmış siyasetçileri milletimizin gündeminden çekip çıkarmak için elimizden gelen çabayı göstermekle mükellefiz.

14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin Türkiye lehine ortaya çıkan sonucunun perçinlenmesi, yeni yüz yılın aralanan perdelerinin iyice açılması 31 Mart 2024 seçimlerine bire bir bağlıdır. Önümüzdeki demokrasi eşiği kazasız belasız atlatılmalıdır.

Çok çalışacağız, durmayacağız, duraklamayacağız, yorulmayacağız yerel yönetimleri köhne siyasetten kurtaracağız. Şehirlerimiz, ekmeğimizi, umutlarımızı, hedeflerimizi, huzurumuz büyüteceğiz.

Varsın birileri yedi düzeli yanına alsın, varsın birileri iftira ve yalan rüzgarından medet umsun, varsın birileri parti parti dolaşsın hatta devşirilsin, siyasi fırıldağa dönüşsün hiçbir dert ve sorun olamayacaktır.

Çırpınışları boşunadır. 31 Mart’ta hepsinin bileğini sandıkta bükeceğiz. Alayının hesabını demokrasinin imkanlarıyla göreceğiz. Yerel yönetimleri muhannete muhtaç etmeyeceğiz.

editor, author
Ben Türkiye'nin iç meseleleriyle ilgilenen bir yazar ve gazeteciyim.

İlgili Makaleler

Send this to a friend