Müslüman Kardeşler kurumlarına suçlamalar. X platformunda son saatlerde, Hamas’a atfedilen ve hareketin Türkiye’de bulunan İhvan (Müslüman Kardeşler) yapılanmasına bağlı bazı kurumları “Gazze ve Kudüs için toplanan bağışları amacı dışında kullanmakla” suçladığı bir açıklama geniş yankı uyandırdı. Söz konusu açıklamanın doğrulanmamış olması tartışmaları daha da artırdı.
Müslüman Kardeşler kurumlarına suçlamalar. İddialara göre bazı kurumlar bağışları yanlış yönetti
Müslüman Kardeşler kurumlarına suçlamalar. Sosyal medyada paylaşılan metne göre, Hamas bu kurumların Gazze’ye destek adı altında bağış topladığını ancak bu paraların “asıl hedeflerine hizmet etmeyen alanlarda kullanıldığını” ileri sürüyor. Açıklamada bu kurumların uygulamalarının “uygunsuz ve hareketin ilkeleriyle bağdaşmayan” nitelikte olduğu ifade ediliyor.
Her ne kadar Hamas tarafından resmi bir açıklama gelmemiş olsa da iddialar, bağış toplama süreçlerinin şeffaflığına ilişkin soruları beraberinde getirdi.
Hamas’tan “kurumların üzerindeki korumanın kaldırıldığı” ve ‘Vakıf Ummah Konferansı’na boykot çağrısı
Paylaşılan açıklamanın en dikkat çekici bölümlerinden biri, Hamas’ın söz konusu kurumların üzerindeki “koruyucu şemsiyeyi kaldırdığı” iddiası oldu. Metne göre Hamas, hem bu kurumlara karşı tutumunu sertleştirdiğini hem de Türkiye’de düzenlenen “Vakıf Ummah Konferansı”nın boykot edilmesi çağrısında bulunduğunu belirtiyor.
Bu çağrının, bağışların yönetimiyle ilgili “mali ve etik ihlaller” nedeniyle yapıldığı öne sürülüyor.
Sosyal medyada geniş yankı ve doğruluk tartışmaları
X platformunda birçok kullanıcı bu iddiaların doğruluğunun netleşmesi için Hamas’ın resmi bir açıklama yapması gerektiğini savundu. Bazı yorumcular olayı “iç çekişme” veya “kontrolsüz bağış yönetiminin sonucu” olarak değerlendirirken, kimi kullanıcılar da Gazze’deki ağır insani durum nedeniyle bağış kurumlarının daha fazla denetlenmesi gerektiğini dile getirdi.
Resmi açıklama bekleniyor
Bu haberin hazırlandığı saate kadar Hamas tarafından herhangi bir doğrulama veya yalanlama yapılmadı. Ancak sosyal medyada açıklamanın farklı versiyonlarının hızla yayılması, tartışmanın büyümesine neden oluyor.
Resmî bir tutum ortaya konulana dek, sosyal medyada dolaşan bu metnin sadece doğrulanmamış iddialardan ibaret olduğu kabul ediliyor.