Salı, Ekim 14, 2025

Reklamlar yanılsamalar satıyor… ve suçu teşvik ediyor!

Paylaşmak

Reklamlar yanılsamalar satıyor: Teknolojinin gelişmesi ve internetin yaygınlaşmasıyla birlikte siber suçlar sürekli artış göstermekte ve hem bireyler hem de işletmeler için tehdit oluşturmaktadır.

Bu suçlar arasında bilgisayar korsanlığı, kimlik hırsızlığı, çevrimiçi dolandırıcılık, siber iftira ve bireylerin ve toplumların yaşamlarını temelden etkileyen diğer faaliyetler yer almaktadır.

Türkiye hükümeti, internet kullanımının artması ve internette etik olmayan uygulamaların ortaya çıkmasıyla birlikte bir siber suç yasası çıkardı. Teknoloji iki ucu keskin bir kılıçtır; ondan ya faydalanırsınız ya da zarar verirsiniz.

Aramızda hem iyi hem de kötü insanlar olduğu için, kötü niyetli kişiler interneti, ister mesajlar ister bilgisayar korsanlığı yoluyla olsun, güvenlik ihlalleri gerçekleştirmek için kullanıyorlar.

Bu da bilgisayar korsanlarının insanların banka hesaplarını ve diğer varlıklarını çalıp bunları kullanarak onları şantaj yapmalarına olanak tanıyor ve toplumsal huzursuzluğa yol açıyor.

“Türkiye’de suç pazarlaması dijital reklamlar üzerinden yapılıyor.”

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA Partisi) Genel Başkanı Ali Babacan, ülkedeki artan suç oranlarına dikkat çekti.

Reklamlar yanılsamalar satıyor: Babacan, X hesabından yaptığı paylaşımda, bazı suç örgütlerinin reklam yayınlayarak suç işlediğini belirten bir habere atıfta bulundu.

Türkiye eski Başbakan Yardımcısı Babacan, “Hiç ‘kiralık katil ilanı’ gördünüz mü? Bu ifade sıradan bir haber değil; ülkemizdeki vicdan ve adaletin çöküşünün bir ilanı. Kiralık katil, sahte kimlik, uyuşturucu… hepsi dijital reklam manşetlerine dönüştü. Türkiye’de suç artık gizli değil; açıkça pazarlanıyor.” dedi.

Babacan, “İnsan hayatını sıradan bir reklama dönüştürmek büyük bir ayıp. Devletin görevi seyirci kalmak değil, vatandaşın hayatını korumak ve adaletsizliği durdurmaktır.” diye ekledi.

Reklamlar yanılsamalar satıyor: Türkiye, 2024’te 233 Bin Kaçak Kumar Sitesini Engelledi

Hazine ve Maliye Bakanlığı’na (MOTF) bağlı Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü (MPI) tarafından 2024 yılı boyunca Türkiye’de yaklaşık 233.000 kumar sitesi tespit edildi ve sitelere erişimin engellenmesi talep edildi.

Reklamlar yanılsamalar satıyor: Web siteleri ayrıca Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve Ulusal Siber Suçlar Daire Başkanlığı’na bildirilerek cezai soruşturma başlatıldı.

Devlet spor bahisleri şirketi IDDAA, Türk vatandaşlarına yasal olarak her türlü çevrimiçi kumar olanağı sunabilen tek kuruluştur.

Devlet Anadolu Ajansı tarafından açıklanan 2024 MPI rakamları, 168.000 yasadışı sitenin tespit edildiği 2023 yılına kıyasla bir artış gösteriyor.

2024 yılında yasadışı sitelerin yaklaşık %56’sı ABD’de bulunuyordu. Sitelerin %17’si Ermeni, %6’sı ise Hollanda kökenliydi.

Bakan, Türkiye’de yasadışı kumarı hedef alıyor

Türkiye Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Vatandaşlarımızın vergi kaybına ve mağduriyetine yol açan kayıt dışı ekonomik faaliyetleri ve mali suçları önlemeye kararlıyız. Yasadışı bahis, sanal kumar ve izinsiz çekilişleri önlemek için her türlü önlemi alıyoruz ve almaya devam edeceğiz.” dedi.

Türk yönetiminin endişe duyduğu bir diğer konu ise yasadışı piyango çekilişleri. 2024 yılında Milli Piyango İdaresi (MİL), 286 izinsiz çekilişle ilgili olarak Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunarak işletmeler ve yöneticileri hakkında yasal işlem başlatılmasını talep etti.

Dijital çağın karanlık yüzünü: Şimşek’e göre, MİL’in izni olmadan piyango düzenleyenler altı yıla kadar hapis ve adli para cezasıyla karşı karşıya.

Şimşek, “Buna göre, ücretli veya ücretsiz her türlü piyango veya çekiliş düzenlemek için izin alınması gerekiyor.” diyerek, yasadışı işletmecileri faaliyetlerini kısıtlama mücadelesinin kesintisiz devam edeceği konusunda uyardı.

“Aksi takdirde ilgili mevzuatta öngörülen idari, mali veya cezai yaptırımlarla karşılaşılabilir.”

“Suç pazarlaması” ne anlama geliyor?

“Suç pazarlaması” kendi başına yaygın bir terim olmasa da, dolandırıcılık, kimlik hırsızlığı ve kimlik avı gibi siber suçları teşvik etmek veya kolaylaştırmak için dijital pazarlama stratejilerinin kullanılması olarak anlaşılabilir.

Bu bağlamda, dijital kanallar (e-posta ve sosyal medya gibi), kötü amaçlı içerik yaymak veya mağdurları kişisel bilgilerini veya paralarını vermeleri için kandırmak amacıyla kullanılır ve bu da “dijital suç” kavramına girer.

Dijital çağın karanlık yüzünü: Dijital suçlar, dolandırıcılık, kimlik hırsızlığı ve siber saldırılar dahil olmak üzere dijital sistemlere yetkisiz erişim, veri hırsızlığı veya kesintisini içerir.

Pazarlama stratejileri, şirketlerin meşru pazarlama için kullandıkları kanalların (sosyal medya, e-posta ve web siteleri gibi) aynısı olup, suç amaçlıdır.

Amaç, bireyleri bilgilerini veya paralarını yasa dışı yollarla paylaşmaya ikna etmek için dijital pazarlama becerilerinden yararlanmaktır.

Dijital Suçlar… Reklamcılık Suçluların Elinde Nasıl Bir Araç Haline Geldi?

Algoritmaların yönettiği bir dünyada, dijital reklamcılık artık yalnızca bir pazarlama aracı değil; suçluların hedef kitlelerine ulaşmak için akıllıca kullanabilecekleri bir platform haline geldi.

Europol tarafından hazırlanan “Organize Çevrimiçi Suç Tehdidi Değerlendirmesi 2024” (IOCTA 2024) başlıklı yeni bir rapor, başta çevrimiçi reklam kanallarını ve sosyal medyayı mağdurlarla doğrudan bağlantı kurmak için kullananlar olmak üzere dijital suçların hacminde eşi benzeri görülmemiş bir artış olduğunu ortaya koyuyor.

Reklamlar yanılsamalar satıyor: Rapor, herhangi birinin önemli bir teknik uzmanlık gerektirmeden sahte hesaplar, kimlik avı ağları veya sponsorlu dolandırıcılık kampanyaları gibi hazır suç araçlarını veya hizmetlerini satın almasına olanak tanıyan bir model olan “hizmet olarak suç” modelinin yaygınlaşmasını izliyor.

Bu şekilde, günümüzde dijital suç, serbest piyasa mantığına daha yakın hale geldi: “müşteri” çekmek için satıcılar, alıcılar ve rekabet var!

Finansal Dolandırıcılıktan Cinsel İstismara

Reklamlar yanılsamalar satıyor: Bu olgu yalnızca ekonomik suçlarla sınırlı değil. Raporda ayrıca, bazen eğlence veya eğitim amaçlı görünen kampanyalar aracılığıyla, çocukları ve gençleri cinsel istismara veya yasa dışı içeriklere çekmek için dijital platformların ve reklamların kullanıldığı da belgeleniyor.

Rapor, deepfake teknolojilerinin ve anonim iletişimin yaygınlaşmasıyla bu tür istismarların arttığını doğruluyor.

kaynak

Devamını oku

İlginizi çekebilir