Susuz kalmamak için kafeinden uzak durmalı: Doktorlar bu sıcak havalarda susuzluk veya baş dönmesi hissini görmezden gelmemeniz konusunda uyarıyor ve sağlığınızı korumak için proaktif önlemler almanız gerektiğini vurguluyor.
Susuz kalmamak için kafeinden uzak durmalı: Ne kadar su susuzluğu önler?
Susuz kalmamak için kafeinden uzak durmalı: Susuzluk, vücudun tükettiğinden daha fazla sıvı kaybetmesi ve bunun sonucunda normal vücut fonksiyonları için gereken su ve diğer sıvıların yetersiz kalmasıyla oluşur.
Londra Genel Cerrahi’de pratisyen hekim olan Dr. Angela Ray, The Independent’a şöyle açıklıyor: “Susuzluk kan hacminde azalmaya yol açarak kalbin kaslara ve organlara oksijen ve besin pompalamasını zorlaştırır.
Susuz kalmamak için kafeinden uzak durmalı: Bu da yorgunluğa yol açar. Su ayrıca hücresel ve beyin fonksiyonları için de gereklidir. Su, vücudumuzdaki elektrolit dengesini korumamıza yardımcı olur ve bu da kas fonksiyonu ve enerji için çok önemlidir.”
İdeal su miktarı yaşa, sağlık koşullarına, kişinin düzenli olarak aldığı ilaçlara ve aktivite seviyesine bağlı olarak değişir. Ancak genel olarak erkeklerin günde 3,7 litreye, kadınların ise günde 2,7 litreye kadar suya ihtiyacı olabilir.
Bebekler, küçük çocuklar, yaşlılar ve kronik sağlık sorunları olanlar dehidratasyona ve ısı stresine daha yatkındır.
Maraton gibi uzun süreli fiziksel aktivitelere katılanların hem kaybedilen suyu hem de sodyumu geri kazanmaları gerekir ve dışarıdaki sıcaklıklar arttığında daha fazla su içmelidirler.
Dehidratasyonun belirli belirtileri var mı?
NHS web sitesinde listelenen yetişkinlerde ve çocuklarda dehidratasyon belirtileri arasında susuzluk, koyu sarı, kötü kokulu idrar, seyrek idrara çıkma, baş dönmesi, yorgunluk, ağız, dudak ve dil kuruluğu ve kuru gözler yer alır. Bu belirtiler göz ardı edilmemelidir.
Susuz kalmamak için kafeinden uzak durmalı: London General Surgery’de pratisyen hekim olan Dr. Naveed Asif şöyle açıklıyor: “İnsanlar sıcak hava dalgası sırasında sıvı alımlarına dikkat etmelidir.
Doğru dengeyi sağlamak vücudunuzu dinlemeyi gerektirir. Susadığınızda için, ancak sıvı tüketme konusunda da proaktif olun. İdrarınızın rengini izlemek iyi bir göstergedir; açık sarı genellikle yeterli sıvı aldığınızı gösterirken, daha koyu tonlar daha fazla suya ihtiyaç duyduğunuzu gösterir.”
Kafeinden kaçınmalı mısınız?
Kafein, kahve, çay, meşrubat, enerji içeceği, sakız ve ilaç gibi birçok üründe bulunur. Diüretik özelliklerinin susuzluğu artırabileceği yaygın olarak kabul edilir, ancak bilimsel çalışmalar buna dair bir kanıt bulamamıştır. Orta düzeyde kafeinli içecek tüketmenin susuzluğa yol açmadığını göstermişlerdir.
Aşırı tüketildiğinde susuzluğa neden olabilen 6 içecek; kahve de dahil
Dehidratasyon, vücudunuzun aldığından daha fazla sıvı kaybetmesi ve elektrolit dengesizliğine yol açmasıyla oluşur.
Susuz kalmamak için kafeinden uzak durmalı: OnlyMyHealth’e göre, susuzluk ve ağız kuruluğu gibi hafif semptomlardan ısı bitkinliği ve sıcak çarpması gibi daha ciddi durumlara kadar ciddi sağlık sonuçlarına yol açabilir.
Yeterli sıvı içerek susuz kalmamak önemli olsa da, susuzluğu önleme konusunda tüm içecekler eşit yaratılmamıştır. Susuzluğa karşı mücadele etmek için kaçınılması gereken yedi içeceği inceleyelim.
Gazoz ve Meşrubatlar
Susuz kalmamak için kafeinden uzak durmalı: Gazoz ve meşrubatlar genellikle şeker, kafein ve yapay katkı maddeleri açısından zengindir ve bunların hepsi susuzluğa katkıda bulunabilir. Bu içeceklerdeki yüksek şeker içeriği idrar üretimini artırarak sıvı kaybına ve susuzluğa yol açabilir. Ayrıca, kafein idrar üretimini de artırabilen hafif bir diüretiktir.
Gazoz ve meşrubat tüketimi çocuklarda ve ergenlerde susuz kalma riskinin artmasıyla ilişkilidir. Su, bitki çayı veya doğal meyve suları gibi sağlıklı alternatifleri seçmek en iyisidir.
Enerji İçecekleri
Enerji içecekleri sporcular ve hızlı bir enerji artışı arayan kişiler arasında popülerdir. Ancak bu içecekler genellikle yüksek miktarda kafein, şeker ve dehidratasyona yol açabilen diğer uyarıcılar içerir.
Journal of the American Medical Association’da yayınlanan bir çalışma, enerji içeceği tüketiminin dehidratasyon riskinin artması ve elektrolit dengesinde değişikliklerle ilişkili olduğunu göstermiştir. Enerji içeceklerini tüketirken dikkatli olmak ve bunun yerine susuzluğa yol açan alternatifleri seçmek önemlidir.
Kahve
Kahve, kafein içeriği nedeniyle dehidratasyona katkıda bulunabilen bir diğer içecektir. Kafein bir diüretik görevi görür ve idrar üretimini artırabilir ve sıvı kaybına yol açabilir.
Susuz kalmamak için kafeinden uzak durmalı: Orta düzeyde kahve tüketimi genellikle çoğu insan için güvenli kabul edilirken, aşırı tüketim dehidratasyon riskini artırabilir. Sıvı dengesini korumak için kahve tüketimini su veya diğer susuzluğa yol açan içeceklerle dengelemeniz önerilir.
Eklenmiş Şekerli Meyve Suları
Meyve suları iyi bir vitamin ve mineral kaynağı olabilir, ancak birçok ticari meyve suyu dehidratasyona neden olabilecek eklenmiş şekerler içerir.
Bu meyve sularındaki yüksek şeker içeriği idrar üretimini artırabilir ve bu da sıvı kaybına ve susuzluğa yol açabilir. Eklenmiş şeker içermeyen doğal meyve sularını veya daha da iyisi daha fazla lif ve su içeriğine sahip meyveleri seçmek en iyisidir.
Spor İçecekleri
Spor içecekleri egzersiz sırasında kaybedilen sıvı ve elektrolitleri yerine koymanın bir yolu olarak pazarlansa da, genellikle şeker oranı yüksektir ve susuzluğa katkıda bulunabilir.
Susuz kalmamak için kafeinden uzak durmalı: Spor içeceklerindeki yüksek şeker içeriği idrar üretimini artırabilir ve bu da susuzluğa yol açabilir. Ayrıca, spor içeceklerindeki elektrolit içeriği genellikle orta düzeyde egzersiz yapan ortalama bir kişi için gereksizdir. Uzun bir süre yoğun fiziksel aktivitede bulunmuyorsanız, su genellikle susuzluk için yeterlidir.
Alkol
Alkol bir diüretiktir, yani idrar üretimini artırır ve susuzluğa yol açabilir. Alkollü içecekler tüketmek vücudun normalden daha hızlı bir oranda sıvı kaybetmesine ve susuzluğa yol açabilir.
Alcoholism: Clinical and Experimental Research dergisinde yayınlanan bir araştırma, alkol kaynaklı susuzluğun bilişsel performansı ve fiziksel dayanıklılığı olumsuz etkileyebileceğini, bu nedenle susuz kalmamaya çalışırken aşırı alkol tüketiminden kaçınmanın önemli olduğunu buldu.