Türk oyuncu Cemre Baysel: Doğanın dinginliği ve tarihin ihtişamıyla çevrelendiğimiz bu çekimde, Nisan 2024 kapağımızın yıldızı Cemre Baysel, enerjisi ve özgün güzelliğiyle karşımızda.
Yeni neslin en beğenilen oyuncularından biri olan Baysel ile, köklü tarihi ve büyüleyici atmosferiyle Four Seasons Hotel Sultanahmet’te buluşuyoruz.
Bir zamanlar unutulmaz şairlerin ve yazarların adımlarını attığı avlu, çiçekleri ve ihtişamlı ağaçlarıyla bugün de ilham verici bir fon oluşturuyor.
Şu sıralar Sakla Beni dizisinde hayat verdiği İncila karakteriyle izleyicilerin gönlünde yer eden oyuncu, genç yaşta başladığı kariyerinin ona kazandırdıklarını anlatıyor.
2014 yılında Yeşil Deniz dizisiyle oyunculuğa adım atan Baysel, tam 10 yıldır ekranın ve kameraların önünde.
“Henüz 15 yaşındayken bu mesleğe girmek, bana çok şey öğretti. O dönemde yaşadığım her an, benim için bir okul gibiydi. Çocuk yaşta tanıdığım insanlar, edindiğim deneyimler, hissettiğim duygular bugün beni ben yapan şeyler oldu.
Erken olgunlaştım ama aynı zamanda öğrenmeye, kendimi geliştirmeye de her zaman açık kaldım. Zorluklarla karşılaşmak beni hiçbir zaman korkutmadı, aksine güçlendirdi.”
Türk oyuncu Cemre Baysel, hayatındaki her aşamada aynı bakış açısını koruduğunu vurguluyor:
“Benim için ‘zor’ diye bir kavram yok. Eğer bir şeyi başarmak istiyorsam, inanırım ve üstesinden gelirim. Zorluklar, yolculuğun parçası; onları aşmak ise kişiyi parlatıyor.”
Bugün de, Rönesans tablolarını andıran zarif çiçek desenleri, iddialı deriler ve ışıltılı aksesuarlar eşliğinde objektif karşısında olgun ama bir o kadar da heyecan dolu bir Cemre Baysel var.
Türk oyuncu Cemre Baysel’in, Uraz Kaygılaroğlu ve Asude Kalebek ile başrollerini paylaştığı Sakla Beni dizisi, reytinglerdeki başarısını korurken sosyal medyada da sıkça gündeme geliyor.
Hikâye, köklü ve varlıklı iki ailenin çocukları Mete ve Naz’ı evlendirme kararıyla başlıyor. Ancak planlanan bu evliliğin seyri, Naz’ın yanında büyüyen ve ona her daim eşlik eden İncila’nın Mete’nin karşısına çıkmasıyla bambaşka bir noktaya taşınıyor.
Peki Türk oyuncu Cemre Baysel, senaryoyu ilk okuduğunda İncila’yı bu kadar özel kılan şey neydi?
“İncila, hayattan çok şey kaybetmiş genç bir kız. Nedensizce kalbi kırılmış, hak etmediği yaralar almış. Görünmez olmayı, suskun kalmayı seçmiş… ta ki gerçeği öğrenene kadar.
Senaryoyu elime aldığımda, onun hikâyesine eşlik etmem gerektiğini hissettim.
Türk oyuncu Cemre Baysel: Sanki elinden tuttum ve ‘Yalnız değilsin’ dedim. İncila’nın benden farklı bir enerjisi vardı, kendiyle tanışmamı sağladı.
Onu yaşarken, başka bir Cemre’yi keşfettim. Şimdiye kadar canlandırdıklarımdan çok daha farklı, çok daha derin bir karakter oldu benim için.”
Oyunculukta karakterle bağ kurma yöntemleri kişiden kişiye değişse de, çoğu oyuncunun ortak noktası empati yeteneklerinin güçlü olması. Baysel’in de dediği gibi, bu özellik bazen büyük bir avantaj sağlarken, bazen de oyuncuyu zorlayan bir duygu yoğunluğuna dönüşebiliyor.
Türk oyuncu Cemre Baysel’ye günlük hayatında da empati yeteneğinin baskın olup olmadığını soruyorum. Karşısındakini yargılamadan kabul edebilir mi? Düşünerek cevaplıyor:
“Son zamanlarda bu yönümü geliştirmeye gayret ediyorum. Eskiden bazı konularda daha keskin, daha katıydım.
Türk oyuncu Cemre Baysel: Şimdi ise köşelerimi yumuşatmayı, karşımda duran kişiyi olduğu haliyle kabul etmeyi öğreniyorum. Kabul edemediğim durumlarda ise buna saygı duyarak geri çekilmek, kendimi üzmemek ve yıpratmamak için çabalıyorum.
Evet, doğrular tektir; fakat herkesin bakış açısının aynı olması mümkün değil. Bu gerçeği kabullenmek gerekiyor.
Bana huzur veren, iletişimi güçlü insanlar hayatımda değerli bir yere sahip oluyor ve kalıcı bağ kurduğum kişiler haline geliyor.”
İlişkilerinde nasıl biri olduğunu merak ettiğimde ise yüzünde gülümsemeyle yanıtlıyor:
“Oldukça fedakâr biriyim.
Sevdiğim insanın mutlu olması benim için de mutluluk demek. Enerjim her zaman yüksek, bunu göstermekte de hiç çekingen değilim. İçime atmayı beceremem, istesem de yapamam.”