Türkiye’de 83 şüpheli ölüm

Türkiye’de 83 şüpheli ölüm

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) İnsan Hakları Kolu, 26 Haziran İşkence Görenlerle Dayanışma Günü’ne dair ortak yazılı açıklama yaptı.

9 günlük tatilini şehir dışında geçirmek isteyenlerin yoğunluğu İstanbul Otogar’da devam ediyor. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye Tabipler Birliği (TTB) İnsan Hakları Şubesi, 26 Haziran İşkencecilerle Dayanışma Günü dolayısıyla ortak yazılı açıklama yaptı.

“Siyasi iktidarın baskı ve kontrole dayalı yönetim tarzı sonucunda bugün tüm ülke adeta bir işkence yeri haline gelmiştir” denilen açıklamada, “işkenceye sıfır tolerans” sözünün kullanıldığı vurgulandı. lafta kaldı.

‘CEZASIZLIKLIĞA SON VERİLMELİ’

Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere göre açıklamada, işkencenin önlenmesi için suçun faillerini cesaretlendiren cezasızlık politikasına son verilmesi ve işkenceyi özendirici söylemlerden kaçınılması gerektiğine dikkat çekildi.

Açıklamada, “Her düzeydeki makamlar, işkenceyi ve işkenceciyi öven ve teşvik eden söylemlerden vazgeçilmeli, uluslararası mekanizmaların tavsiyeleri doğrultusunda işkence uygulamaları alenen kınanmalıdır.”

Açıklamada, işkenceye dair veriler şöyle sıralandı:

* TİHV Dokümantasyon Merkezi verilerine göre 2022 yılında 1 kişi, 2023 yılının ilk 5 ayında ise en az 6 kişi şüpheli olarak yaşamını yitirmiştir.

* 2023’ün ilk beş ayında 270 kişi işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı gerekçesiyle TİHV’ye başvurdu.

* 2022’de TİHV’ye kendisine veya yakınlarına işkence yapıldığı için başvuranların sayısı (1201 kişi) vakfın 32 yıllık tarihinin zirvesine ulaştı.

* İHD Dokümantasyon Birimi’nin tespitlerine göre 2022 yılında en az 1.347 kişi resmi gözaltı yerlerinde işkence ve kötü muameleye maruz kaldı.

* TİHV’ye başvuranların yüzde 50,7’si emniyette, yüzde 5,7’si karakolda, yüzde 6,4’ü jandarmada işkence ve diğer kötü muamelelere maruz kaldığını belirtti.

* TİHV’ye başvuranların yüzde 30,7’si gözaltı ve nakil araçlarında işkence ve diğer kötü muamelelere maruz kaldığını belirtti.

* 2022’de TİHV’ye başvuran 546 kişi açık alanlarda ve gösterilerde, 177 kişi ev, iş yeri gibi yerlerde işkence ve diğer kötü muameleye maruz kaldığını beyan etti.

* Barışçıl eylem ve faaliyetlere kolluk kuvvetlerinin müdahalesi sonucunda 2022 yılında en az 5 bin 434 kişi olmak üzere 144 çocuk ve 2023 yılının ilk beş ayında 49’u çocuk olmak üzere en az 1 bin 557 kişi, işkence ve diğer kötü muamelelere maruz kaldılar. Bu müdahalelerde en az 50 kişi yaralandı.

* 2022’de en az 230 kişi, 2023’ün ilk beş ayında en az 76 kişi sokakta ve açık alanlarda işkence ve diğer kötü muameleye maruz kaldı. Aynı zamanda ev baskınlarında en az 33 kişi işkence ve diğer kötü muamelelere maruz kaldı.

* İHD Dokümantasyon Birimi’nin tespitlerine göre 42’si çocuk toplam 2.928 kişi, resmi olmayan gözaltı yerlerinde ve gözaltı dışındaki yerlerde işkence ve diğer kötü muamelelere maruz kaldığını iddia etti.

* 6 Ağustos 2019’da Ankara’da kaçırılan Yusuf Bilge Tunç’tan hala bir haber yok.

* 2022 yılında en az 4 kişi kaçırıldı veya kaçırılmaya çalışıldı. 2023 yılının ilk beş ayında ise 1 kişi kaçırıldı veya kaçırılmaya çalışıldı.

* İHD’ye yapılan başvurular ve diğer eldeki verilere göre 2022 yılında 198 kişinin casusluk, adam kaçırma ve tehdide maruz kaldığı belirlendi.

* İHD Dokümantasyon Birimi verilerine göre 2022 yılında işkence ve kötü muameleye uğradığını iddia eden tutuklu sayısı 247.

* TİHV Dokümantasyon Merkezi verilerine göre cezaevlerinde 2022’de en az 65, 2023’ün ilk beş ayında 10 mahpus hastalık, intihar, şiddet, ihmal vb. nedenlerle suçlu bulundu. İHD Dokümantasyon Birimi’ne göre 2022’de cezaevlerinde en az 83 mahkum şüpheli bir şekilde öldü.

* 2023’ün ilk 6 ayında Türk Tabipleri Birliği (TTB), farklı cezaevlerinden sağlık hizmetine erişimde sorunlar, kelepçeli muayene dayatılması, mahremiyetin ihlali vb. nedenlerle başvuruda bulunduğunu bildirdi.

TALEPLER

“* Mevcut Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) lağvedilmeli ve BM İşkenceye Karşı Sözleşme (OPCAT) ve BM Paris İlkeleri uyarınca tam bağımsız yeni bir ulusal önleme mekanizması kurulmalıdır.

* Kolluk Teftiş Kurulu tarafsız ve bağımsız hale getirilmelidir.

* İşkencenin belgelenmesi ve raporlanması bir BM belgesi olan ‘İstanbul Protokolü’ ilkelerine göre yapılmalıdır.

* İşkence iddiaları hızlı, etkin ve tarafsız bir şekilde soruşturulmalı, bağımsız kurullar tarafından soruşturulmalı, yargılamanın her aşamasında uluslararası etik ve hukuk kurallarına uyulmalıdır.

* Cezaevleri insan hakları ve hukuk kuruluşlarının bağımsız denetimine açılmalıdır.

* Tüm CPT raporları açıklanmalı ve tüm tavsiyelere uyulmalıdır.”

kaynak:

https://www.gazeteduvar.com.tr/cezaevlerinde-2022de-83-supheli-olum-haber-1625584

 

editor, author
Ben Türkiye'nin iç meseleleriyle ilgilenen bir yazar ve gazeteciyim.

İlgili Makaleler

Send this to a friend