Türkiye Gazze Şeridi: İsrail’in reddedici tavrına rağmen, ABD Başkanı Trump Türkiye’yi Gazze barış planına yakından dahil etti. Ankara’dan ne beklenebilir? Ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisi hangi planı izliyor?
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şu sıralar ABD Başkanı Donald Trump’ın gözdesi. Oval Ofis resepsiyonları hızla hararetlenebilir, ancak 71 yaşındaki Erdoğan için durum böyle değildir.
Türkiye Gazze Şeridi: Trump haftalardır ondan en yüksek ifadelerle bahsediyor: “Çok iyi bir iş çıkarıyor, saygı duyulan ve onur duyulan bir adam,” Trump’ın yakın zamanda Beyaz Saray’da vurguladığı gibidir.
Trump ayrıca, Şarm El-Şeyh’teki Gazze zirvesinde Türkiye Cumhurbaşkanı’nı ön sıraya oturttu. ABD, Mısır ve Katar devlet başkanlarıyla birlikte Gazze Barış Bildirgesi’ni imzalayan dört ülke arasındaydı; Avrupalı liderler ise arka sıralarda oturuyordu. Trump bu vesileyle, Erdoğan’ın her zaman yanında duran iyi bir dost olduğunu yineledi.
ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance, bu hafta İsrail’e yaptığı ziyarette de bu tutumunu yineledi. Türkiye’nin çok yapıcı bir rol oynadığını ve gelecekte de oynamaya devam edeceğini vurguladı.
Türkiye Gazze Şeridi: Gazze’de Türk askerleri mi var?
Ancak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve hükümeti, Trump yönetimiyle ters düşüyor. Erdoğan’a, Hamas’a yakınlığı ve İsrail’e yönelik sert eleştirileri nedeniyle şüpheyle bakıyorlar.
Bu durum, Netanyahu’nun bu hafta ABD Başkan Yardımcısı Vance ile düzenlediği ortak basın toplantısında da açıkça görüldü.
Ankara’nın Gazze’deki uluslararası istikrar gücüne olası katılımı sorulduğunda Netanyahu, “Bu konuda çok net bir fikrim var. Tahmin edin bakalım ne?” diye kısa ve öz bir şekilde yanıt verdi.
Türkiye Gazze Şeridi: Türkiye-İsrail ilişkileri son iki yılın en düşük seviyesine ulaştı. Ankara, İsrail hükümetini Gazze’de soykırım yapmakla suçluyor ve Erdoğan, Netanyahu’yu “Gazze kasabı”, Hamas’ı ise “kurtuluş hareketi” olarak nitelendiriyor.
Türk medyasına göre Ankara, Almanya ve ABD de dahil olmak üzere birçok ülke tarafından terör örgütü olarak kabul edilen Hamas’ın üyelerine ve ailelerine oturma ve koruma sağlıyor. Birçok Hamas üyesi Türk vatandaşlığına sahip ve İslamcı milis grubunun Türkiye’de ofisleri bulunuyor.
İsrail siyasi liderleri, özellikle de Netanyahu hükümetindeki sağcı bakanlar, Erdoğan’a, bazıları Türkçe olmak üzere, montajlar ve saldırgan karikatürlerle saldırarak buna tepki gösteriyor.
Hamas lideri Yahya Sinwar’ın öldürülmesinin ardından, mevcut Savunma Bakanı Israel Katz, parçalanmış cesedin bir fotoğrafını paylaşarak “Erdoğan’ın sevgili dostu”nun böyle göründüğünü belirtti.
Trump’ın Hesaplamaları: Ankara Gerekli Bir Oyuncu
Donald Trump, Hamas ile yakın bağları olan Katar’ı daha önce de sürece dahil etmişti. Leibniz Küresel ve Bölgesel Araştırmalar Enstitüsü’nde siyaset bilimci ve AKP’nin Orta Doğu politikası uzmanı olan Hakkı Taş, Türkiye’nin İsrail ile anlaşmazlıklara rağmen Gazze operasyonuna müdahil olmasını Ankara’nın stratejik konumuna bağlıyor.
Türkiye Gazze Şeridi: ABD Başkanı, barış planını ülkesine mümkün olan en az askeri ve ekonomik maliyetle uygulamayı hedefliyor.
Hakkı Taş’a göre, Türk hükümeti, politikalarıyla Netanyahu üzerinde dolaylı baskı uygulayabilen ve aynı zamanda Hamas’ı etkileyebilen az sayıdaki aktörden biri.
Ayrıca Türkiye, Batı ile yakın bağları olan bir NATO üyesi, önemli bir askeri aktör ve Gazze Şeridi’nin yeniden inşası söz konusu olduğunda insani ve lojistik yardım sağlama konusunda deneyimli bir ortak.
Erdoğan’ın İç Hesaplamaları ve Prestiji
Türkiye, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Türk Kızılayı gibi profesyonel afet önleme ve yardım kuruluşlarına sahiptir. Bu kuruluşlar, büyük depremler ve mülteci akınlarıyla başa çıkma konusunda kapsamlı deneyime sahiptir.
Erdoğan’ın son 20 yılda verdiği cömert devlet ihaleleri sayesinde, bazı Türk inşaat şirketleri dünyanın en büyükleri arasına girmiştir.
Uzman Hakkı Taş’a göre, Gazze barış planı, Hamas’ın zayıflığı ve giderek yalnızlaşan İsrail’in artan izolasyonu ortamında Erdoğan için yeni bir siyasi eylem alanı açıyor.
Türkiye Gazze Şeridi: Uzman, Erdoğan’ın daha önce beklenmedik bir aktörden önemli bir arabulucu güce yükselişinin ona prestij kazandırdığını ve parti tabanının Filistin konusundaki hassasiyetlerine hitap ettiğini de ekliyor.
Milliyetçi-muhafazakar seçmenler, Ankara’nın politikalarından duydukları memnuniyetsizliği dile getirdi ve bu memnuniyetsizlik, artan sokak protestolarıyla kendini gösterdi.
Türkiye’nin barış bildirgesi imzacısı statüsünün, Gazze’ye asker göndermesinin ve yeniden yapılanma ve insani yardım çalışmalarına katılımının ardındaki mesaj, artık siyasi durumu yatıştırma amacına hizmet ediyor.
Güvenlik uzmanı Burak Yıldırım, Gazze’ye tek başına Türk askerlerinin gönderilmesinin Erdoğan’ın büyük bir siyasi kampanya yürütmesini ve hükümetin dış politika etkinliği söylemini güçlendirmesini sağlayacağını savunuyor.
Türkiye Gazze Şeridi: Türkiye’deki İslamcılar için asker göndermenin, Ayasofya’nın camiye çevrilmesiyle karşılaştırılabilecek kadar önemli bir sembolik önemi var.
7 Ekim 2023’ten sonra Erdoğan, İsrail ile ticari ilişkiler konusunda seçmenlerden yoğun baskı gördü.
Son aylarda Donald Trump’a taviz vermeye istekli olduğunu gösterdi. Yıldırım, Türkiye cumhurbaşkanının ekonomik olarak zor durumda olan ve bitkin hükümetini başka bir büyük krizle tekrar sınamak istemediğini öngörüyor.

