Türkiyede Emlak Skandalı: Türkiye İçişleri Bakanlığı, yabancılara Türk vatandaşlığı vermek amacıyla sahte mülk satan bir suç şebekesinin çökertilmesinin ardından, Çarşamba günü “emlak skandalı” olarak bilinen olay kapsamında yüzlerce yabancının vatandaşlığını iptal etti.
Türkiyede Emlak Skandalı: 451 Yabancının Vatandaşlığı İptal Edildi
İçişleri Bakanlığı, İstanbul başta olmak üzere 19 ilde eş zamanlı olarak yürütülen operasyonun, yaklaşık 451 yabancı ve ailelerine sahte mülk sattıklarından şüphelenilen 106 şüphelinin tutuklanmasıyla sonuçlandığını açıkladı.
Türkiyede Emlak Skandalı: Bu operasyon, söz konusu yabancıların vatandaşlıklarının iptal edilmesinin yanı sıra, “suç örgütünün” 1.230 ev, 65 arsa, 47 araç, şirket ve banka hesapları da dahil olmak üzere mal varlıklarına el konulmasıyla sonuçlandı.
“Para Karşılığı Vatandaşlık” ve Babatak Yöntemi
Aynı kaynağa göre, bu operasyon, “Para Karşılığı Vatandaşlık” adı verilen bir operasyon kapsamında şüphelilerin tutuklanması nedeniyle, Türk vatandaşlığını manipüle eden şebekelere karşı en büyük güvenlik operasyonlarından biridir.
Türkiyede Emlak Skandalı: Operasyon, yabancılara kişi başı 50.000 dolara kadar varan meblağlarda vatandaşlık satmakla suçlanan organize bir şebekeyi hedef aldı.
Bu şebeke, yabancılar için hayali veya uydurma gayrimenkul satış sözleşmeleri oluşturmaya dayanan sahte bir yöntem olan “Babatak yöntemi”ni kullanıyor.
Şüpheli Kamu Görevlileri de Mercek Altında
Türkiye İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, operasyonun aylarca süren titiz bir istihbarat soruşturmasının ardından gerçekleştiğini ve şebeke üyelerinin vatandaşlık alma şartlarını karşılamak için resmi belgelerde sahtecilik yaptıklarını ve hayali gayrimenkul işlemleri gerçekleştirdiklerini ortaya çıkardığını doğruladı.
Bakan, Çarşamba günü yaptığı basın açıklamalarında, güvenlik ekiplerinin İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Bursa ve 13 ilde eş zamanlı baskınlar düzenlediğini ve bunun sonucunda çok sayıda sahte belge, sahte resmi mühür ve yüzlerce yasadışı başvuruya ait veri içeren bilgisayarların ele geçirildiğini açıkladı.
“Değer Bilgi Merkezi” Uygulamasıyla Yeni Denetim
Ön soruşturmalar ayrıca, bu şebekenin yatırımcılar için vatandaşlık programlarındaki açıklardan yararlanarak sahte mülkleri veya hayali satın alımları kaydedip bunları resmi makamlara gerçek yatırımlar olarak sunduğunu ortaya koydu.
Türkiyede Emlak Skandalı: Bakan, sahtecilik şebekelerine karşı operasyonları sürdüreceklerini belirterek, bakanlığın Türk vatandaşlığının itibarını zedeleyen veya ulusal güvenliği tehdit eden hiçbir manipülasyona izin vermeyeceğini vurguladı.
Soruşturmaların, bu şebekelere dahil olduğundan veya göz yumduğundan şüphelenilen devlet memurlarını da kapsayacağını belirtti.
Vatandaşlığı İptal Edilenlerin Uyrukları Açıklanmadı
Emlak uzmanı Ahmed El-Naas ise, vatandaşlık vermek için gayrimenkul belgelerinde sahtecilik yapanların yargılanmasının, Türkiye genelinde mal, araba veya gayrimenkulle ilgili yolsuzluk ve fiyat manipülasyonuyla mücadele kampanyasıyla aynı zamana denk geldiğini söyledi.
Türkiyede Emlak Skandalı: Açıklamasında, Türkiye’nin yakın zamanda gayrimenkullerin gerçek piyasa değerlerini kapsamlı bir dijital ortamda izlemek, arsa ve konut fiyatlarını kontrol etmek ve kaos durumuna son vermek amacıyla “Değer Bilgi Merkezi” adlı yeni bir dijital uygulama başlattığını da sözlerine ekledi.
2017’den Bu Yana Yatırım Yoluyla Vatandaşlık Mekanizması
Ancak, bu durum fiyat artışları veya belge sahteciliğinin ötesine geçtiği için, devlet memurlarının sahtecilik ve vatandaşlık verme operasyonlarına dahil olma olasılığını da göz ardı etmiyor.
El-Naas, Türk kamuoyunun bugünkü tepkilerinin birkaç eksene ayrıldığını, bunların en dikkat çekeninin yatırım ve gayrimenkul yoluyla bile olsa yabancılara vatandaşlık verilmesi için şartların sıkılaştırılması talebi, suçluların kovuşturulmasının yoğunlaştırılması ve yolsuzlukla mücadele kampanyalarının sadece muhalefet partileri ve belediyeleri değil, tüm partileri kapsaması çağrısı olduğunu belirtiyor.
Türk vatandaşlığından çıkarılanların uyruklarına gelince, El-Naas, İçişleri Bakanlığı’nın henüz uyruklarını açıklamadığını ve bu nedenle çoğunun Arap olduğunu öne sürüyor.
Türkiye’nin gayrimenkul yatırımı ve bankacılık faaliyetleri yoluyla vatandaşlık vermeye 2017 yılında başladığını, ancak daha sonra mekanizmanın bir Türk bankasına en az 500.000 dolar yatırma ve üç yıl saklama süresi veya aynı değerde devlet tahvili satın alma ve aynı süre boyunca saklama koşuluyla değiştirildiğini belirtiyor.
Türkiyede Emlak Skandalı: Benzer şekilde, vatandaşlık, bir Türk gayrimenkul yatırım fonunda en az 500.000 dolar tutarında hisse satın alarak da elde edilebilir.
Vatandaşlığın iptali haberi, yıllardır vatandaşlık almayı bekleyen ve başvuruları şu anda dördüncü “güvenlik” aşamasında bekleyen Suriyeliler arasında endişelere yol açtı. Bu durum, Türkiye’nin vatandaşlık vermeyi durdurabileceği söylentilerinin ortasında ortaya çıktı.
Suriyeliler Arasında Endişe: Başvurular Askıda mı?
Suriyeli öğretmen Halid Muhammed, kendisi ve ailesinin vatandaşlık başvurularının güvenlik aşamasında yıllardır dondurulduğunu söylüyor.
“Geçen yılın sonunda Suriye’nin kurtarılmasının ardından, başvurularımızın işleme alınacağı ve vatandaşlık verileceği yönünde sözler aldık.
Ancak bugünkü skandal bizi etkileyecek ve dondurma devam edebilir, hatta başvuruların iptaline bile yol açabilir.” diye açıklıyor.
Türkiye İçişleri Bakanı’nın açıklamalarına göre, geçici koruma altındaki Suriye uyruklu 238.055 yabancıya istisnai olarak Türk vatandaşlığı verildi.
Vatandaşlığa geçenler arasında 134.422 yetişkin ve 100.633 çocuğun bulunduğunu belirten Bakan, 18 yaş üstü kişilerin sayısının 156.987’ye ulaştığını belirtti.